Naim...

18 Kasım 2017

NAİM, Süleymanoğlu erkesin boğazında bir yumru şu anda. Karaciğer naklinden sonra oluşan umutlu bekleyiş beyin kanamasıyla onu bizlerden aldı.

ÇOK büyük sporcuydu şüphesiz. Bunu bütün Dünya biliyordu. Kendi ağırlığının üç katını kaldıran adam olarak akıllara kazındı. Time Dergisi kapak yaptı. Kırılamayacak rekorlara imza attı. Onunla Bulgaristan’da yaşayan soydaşlarımıza uygulanan soykırım dünyanın gözüne çakıldı.

TÜRKİYE’YE adım attığı günden beri tanıyorum kendisini. Onunla dünyada halter başka bir boyut kazandı. Türkiye’de halter diye bir spor branşı ortaya çıktı. Onunla Türkiye’yle spor yan yana bir başka geldi. Onunla bu ülke gururlandı. Çok mutlu oldu. Üç kez Olimpiyat şampiyonu oldu.

DÖRDÜNCÜ kez Olimpiyat madalyası almaya zorlandı. Hayır demedi. Olmadı. Sporu bıraktıktan sonra başka bir süreç başladı. Arayışları oldu. Onlarda da onu mutlu ve huzurlu edecek sonuçlara ulaşamadı. Çok özel bir sporcu ve çok özel bir insandı Naim Süleymanoğlu.

ONA KİM SAHİP ÇIKTI?

BUGÜN hepimiz çok üzgünüz. Dile getireceğiz. Kelime bulamayacağız duygularımızı ifade etmek için. Sonra sakinleştikçe anılarımızı paylaşacağız. Ama kimse durumu başka bir acıdan değerlendirmeyecek ve kapatacak bitecek. Naim’e bu ülkeye bu kadar büyük gurur yaşatan bir spor adamına sporcuya kendisini yalnız, huzursuz, mutsuz hissettiği günlerde kim ne kadar sahip çıktı ve destekledi. “Gel bakalım sen Naim ne yapalım senin için” dedi, sorgulanmayacak.

ÇOK genç ve buruk gitti Naim kardeşimiz. Kardeşi Muharremin de halkımızın da başı sağ olsun!

Devamını Oku

Fabrika ayarlarına dönüş

5 Kasım 2017

LİGİN 4 sıkı takımına karşı üçü deplasmanda, biri içeride şahane oynadı mı Trabzon? Evet! Geçen hafta Cimbom’a kök söktürmedi mi? Peki o futbol, hırs, istek, ayağa kalkma azmi bir haftada nereye kayboldu? Maç mı seçiyorlar? Kayseri’nin iddialı hocası Fener’den sonra Trabzon’a da iyi çalışarak takımı sahaya sürmüş Çatır çatır mücadele ederek “karizmayı çizeriz” moduna sokmuş oyuncularını! Sonuç; Trabzon fabrika ayarlarına döndü.

TRABZON, Olcay’ın yokluğunda Castillo montajıyla kazanan kadroyu bozmadan maça başladı. Ama çok erken “Ne oluyor?” dedirtti. Kayseri korkmadan önde bastı. Çözmüşler işi, pas trafiğini kesince Trabzon’un şaftı kayıyor. Okay, Onazi baskıyı karşılayıp ve de kırıp topu ileriye aktarma yerine rakibin hızlı ve isabetli çıkışlarına çabuk pes deyince, buna Castillo’nun da etkisiz gününde olması da dahil, Kayseri sağı solu yol geçen hanına çevirdi. Yusuf da bu tabloda topla buluşamayınca meydan Kayseri’ye kaldı.

SOSA DA FAYDA ETMEDİ

MENDES, Badji, Deniz ve özellikle Lopez işi şova çevirdi, maç boyu hem de! Kana-Biyik bile elini kolunu sallayarak atağa çıktı. Ama baskı daha çok Durica’nın gününde olmasıyla ilk yarıda radikal bir pozisyon da ortaya çıkaramadı!

OYUNUN ilerleyen dakikaları da farklı işlemedi. Onazi’yle yer değiştiren Sosa da daha sonra giren Abdülkadir de kutuyu açamadı. Ama daha ilginci, Kayseri köy takımı gibi geriye yaslanmayıp “arsızca”, Gyan takviyeli, yüklenince direk, şans ve son vuruş dikkatsizliği sayesinde Trabzon paçayı kurtardı!

Devamını Oku

İyi iş...

30 Ekim 2017

TRABZON ligde şu ana kadar oynadığı İstanbul büyüklerine karşı bütün olumsuzlukları bir kenara atıp sağlam direnç gösterdi. 3’ü de deplasmandı ve 3’ünde de yenilmedi. Bu takım böyle, büyükle büyük! G.Saray karşısındaki saçma 11’e rağmen ortaya konulan oyun/sonuç durumu doğruladı. Abdülkadir, Castillo, Sosa kenarda, Bero sahadaydı, defansta da Uğur ve Mustafa’lıydı. Kim olsa hadi canım der.

BU fotoğrafla rakibine nefes aldırmadı Karadeniz ekibi. Çok ataktılar, çok hareketliydiler, hep önde karşıladılar. Hatta Olcay zaten kayıptı, ona rağmen tempoyu hiç düşürmediler. Daha önceki maçlarla kıyaslanmayacak kadar birbirine yakın oynayan bordo-mavililer topa adeta hükmettiler. Okay hem hücumda hem de rakip ataklarında kesme ve topa doğru zamanda doğru yerde müdahale konusunda çok iyiydi. Kornerden gelen topa vurduğu kafanın direk dibinden çıkması ise şanssızlıktı. 2. yarıdaki müthiş şutunu da Muslera güç bela önledi. Kaldı ki sadece ilk yarıda Durica ve Mustafa’yla da 2 pozisyon daha kullanamadı Trabzon. Diğer etkili isim ise şüphesiz Yusuf’tu. O da topun ileri taşınmasında en etkili isimdi. İlk gol pozisyonu da onun vuruşuyla başladı, bitmedi, 2. golü de attı!

ÖZKAHYA KORKTU

EKSİKLERE gelince yine de rakibinden çekindiği anlar az değildi. O yüzden zaman zaman akılları geride, hücumda çoğalamadılar, G.Saray’ın hücum girişimlerinde özellikle sağdan çabuk geçildiler. Bero ilk yarıda kırmızı kartlıktı, ucuz kurtuldu. Olcay farklı bir şey yapmadı. Halis Özkahya, Feghouli’yi korkudan attı.

TRABZON açısından en olumlu iş 2. yarıya da tempoyu düşürmeden başlaması oldu. Birbirine yakın ve rakibine oynayacak alan bırakmadan yapılan savunma işe yaradı. Gol de çok çabuk geldi. 3. forvet pozisyonundaki N’Doye dönen topa yetişerek golü attı. 10’ar kişi oynayan ve yorulmaya başlayan takıma Abdülkadir hamlesi de mücadeleyi diri tutmaya yarayan önemli hamleydi. 66’da G.Saray yarı sahasındaki dar alanda Abdülkadir’li paslaşma trafiğindeki başarı belki golden bile değerliydi. Kalite 2.’sini de müjdeliyordu. Oyunun en iyi ikilisinden Yusuf’tan da geldi zaten! Yenilen gol biraz fazla özgüven ama daha çok yorgunluktandı!

CİMBOM’U bu sezon ilk kez devirerek hem büyük sükse yaptı hem de yönetime nefes aldırdı Trabzon ekibi!

Devamını Oku

MODEL değişikliği şart!

18 Ekim 2017

TRABZONSPOR’DA sorun hiç bitmiyor, halletme arayışı da yerinde saymaktan öteye gitmiyor; bulunan hiçbir yol da durumu düzeltmiyor! Ortaya arada sırada geçici bir nefes alma çıkıyor sadece, hepsi o! Yıllardır da bu iş böyle!

BELKİ de artık bir çözüm bulunacaksa böyle bir noktadan bakmak yararlı olabilir. G.Saray risk aldı, tüm takımı değiştirdi; papazları yolladı! Başka bir resim çıkardı ortaya. Ama işleri UEFA’ya da kolkola girerek sürdürmeye devam ediyor. Şimdiden devre arasında yapacakları iyileştirmeye odaklanmış durumdalar. Daha ilginci Arda’yı bile neredeyse takımın ahengini bozar diye istemeyenler var.

TRABZONSPOR bunu yapamaz. Büyük camia elbette ama güç, onu yönetme, gerçeğe dönüştürme konusunda yarışacak dermanı yok! Ama işin püf noktası da burası, buna gerek var mı? Ya da daha açık deyişle kesinlikle İzlanda modeli gibi hareket etmeli!

DEĞİŞİME İHTİYAÇ VAR!

‘BİZ her sene şampiyonluk iddiasıyla başlarız tabii ki’ söylemini bir kenara bırakıp en az 8 senelik bir yapılanmaya girmeli. Altınordu, Ajax’tan altyapı koordinatörü ya da çalıştırıcısı getirmeye çekinmiyor da Trabzon mu utanacak? Böyle bir kararı alıp elindekileri iyi kullanarak hem yaşar hem de umut yeşertir. İşi daha da büyütebilir. Karadeniz’de genç nüfus için futbolun bir kurtuluş kapısı gibi algılanmasını sağlayacak projeler de geliştirebilir. Hırçın Karadeniz’in kumsallarında neden yüzlerce genç, çocuk futbol topuyla haşır neşir olmasın?

TRABZON’UN artık farkına varması gereken gerçekler var. Böyle olmuyooor! Radikal bir dönüşüme ihtiyaç var! Zaten işler hiç iyi gitmiyor, paraları da boşa saçıyorsunuz, baştan başlayın bakalım bir de! Ben dedim diye çok kızdınız ama artık siz de dillendiriyorsunuz; kurtulun şu papazlardan!

Devamını Oku

Oy oy oy!

15 Ekim 2017

ÖNCE kazananın hakkını verelim! Akhisar’da Okan Buruk belki bütün kendine benzer ekiplerin yaptığı gibi rakibin gücünün farkında haddini bilerek sahaya sürdü takımı. Tıpkı Mesut Bakkal’ın dediği gibi topun peşinde koşmadılar ama şahane alan kapatarak Trabzon’a hamle fırsatı vermediler. Çanakkale düzeninde de kapanmadılar ama. Kenarlardan hızlı çıkan Lopez, Larsson, Ömer ve Onur’un katkılarıyla planlarını tıkır tıkır işlettiler.

İKİNCİ yarıda baskı görecekleri kesindi, kontratakla işi bitirdiler. Deplasmanda, Trabzon’a yarım düzine, onlar için tarih! Üç golde eski Trabzonlular’ın imzası olduğunu da not düşelim.

TRABZON 3 İstanbul deplasmanında gösterdiği efor dışında sahaya iş yansıtamıyor. Bu hengamede Abdülkadir’i ortaya çıkarmak elbette önemli başarı ama bu camia için yeterli değil. Sosa, Burak, Olcay, Yusuf önemli isimler ama takım oyunu içerisinde bu kadar çok ve kolay nasıl kayboluyorlar ilginç.

ÖNCE TİKİ TAKA SONRA BATIK TAKA

DÜNKÜ karşılaşmada şuursuz baskı dönemleri dışında iki önemli an vardı, 20 ve 35. dakikalardaydı. Tiki Taka’yı çağrıştıran bu anlarda birbirlerine yakın ve çok çabuk isabetli paslarla top dolaştıran Karadeniz ekibi son vuruşu başaramasa da aslında ne yapması gerektiğini gösterdi ama hepsi buydu işte. Tamam belki iki Durica hatası olmasa işler farklı da gidebilirdi ama durum böyle yaşanmadı! İki golle gardları düştü, herkes oyuna küstü ve iş bitti. Geriye sinir, öfke, abartılı hırs anları ve potansiyel kart reaksiyonları kaldı hepsi bu! Maçın son bölümlerinde o bile yoktu.

SONUÇ olarak pek ikna edici olmasa da şampiyonluk parolasıyla sezona başlayan bir takımın görüntüsü değil bu elbette. Kimin nerde olacağı 34 hafta sonra belli olur ama Trabzon için bu beklentinin içinin şu anda bomboş olduğu da kötü bir gerçek!

Devamını Oku

Değişiklikler YİNE KURTARDI

2 Ekim 2017

BEŞİKTAŞ kadro derinliği önemli bir takım. Makine düzeni şeklinde oynayan ekipten üç vida cezalı, Cenk kenarda. Ersun Hoca maç öncesi ne yapacağını düşünürken 4 farklılığın her halükarda rakibin alışkanlığını zedeleyeceğini, bundan nasıl yararlanmak gerektiğini mutlaka düşündü. Çekinmeden, hırslı, top rakipteyken hemen pres koyan bir anlayışla başladı Trabzon. Gerçi o da Yusuf’u kenara çekmiş, Mas yerine Hubocan’la, Onazi’yle takımını sahaya sürerek bir şeyler denemek istemişti ya.

BORDO-MAVİLİ taraf açısından işlerin yolunda gitmesi için başlangıçtaki istek, efor, organizasyonun daha uzun dakikalara yayılması gerçeği bu maçta da ortaya çıktı. Rakip Beşiktaş olunca oyun ister istemez biraz daha çabuk bozuldu. Önce defans. En yumuşak karnı olmaya devam ediyor Trabzon’un.

GEZEN ADAM BURAK

Okay’dan stoper yaratmak olmuyor. Hubocan da bu maçta denenmeli miydi? Olmadı. Pereira her maçta sayısız bindirmelerde bulunurdu. Çıkamadı. Sosa, Onazi orta alanı umulduğu ve gerektiği gibi kontrol edemediler. Kucka oturmadı. Sosa da “İyi ki transfer edilmiş” sözünü boşlukta bıraktı.

KANATLARIN durması, Abdülkadir çok iyi niyetli ve çalışkandı tamam, Burak’ı da sahada gezen adam pozisyonuna soktu. Lens’in golünden sonra Castillo ve Yusuf hamlesi ise can verdi. Yeniden hızlı geçişlerle Beşiktaş sahasında gezmeye başlayan Trabzon atak da yedi ama oyuna da yeniden dahil oldu. Beraberlik golü ise maçın ilginç anıydı. Aynı oyuncunun son saniyede atsa geçen haftanın rövanşı olacaktı ama olmadı. Trabzon yine oyuna sonradan giren oyuncusuyla kaybetmezken Ersun Hoca bu haftayı da muhtemelen “kurtardı”!

Devamını Oku

Tarihe not

29 Eylül 2017

İKİ sezondur Avrupa’da top koşturan Konya 8. karşılaşmasında ilk galibiyetine ulaşarak kendisi için çarpıcı bir ilki yaşamış ve yaşatmış oldu. Mustafa Reşit Akçay’ın elindeki kadro kalitesiyle doğru orantılı ortaya koymaya çalıştığı oyun planı lig bir tarafa, dün akşam başarılı bir şekilde sahada vücut bulunca takımımız kendi tarihine yepyeni bir sayfa açmayı başardı.

GUIMARAES aslında böyle bir gelecek planı için biçilmiş kaftandı. Geçen sezonki gücünden daha çok finansal sıkıntılardan kurtulmak için gençleşerek önemli kayba uğrayan konuk ekip tam dişimize göreydi. M.R. Akçay, Portekiz ekibinin maç öncesi anlatırken kanat bindirmelerinde güçlü olduklarını, hızlı çıktıklarını dile getirip ama biz zayıflıklarından yararlanacağız dedi.

MAÇ ise bazı kısa bölümler hariç, gol de yememize rağmen Konya’nın oyun üstünlüğüyle geçti. 2-1’den sonra daha defansif oynamak elbette doğaldı ama öyle ahım şahım da bunalmadık. Hatta üçü de pekala bulabilirdik, olmadı. Dikkat çekici bir şekilde kanatları biz iyi kullandık. Özellikle Skubic’in sağdan yaptığı bindirmeler Guimaraes’i zor durumlara soktu. Topla birlikte içeri de rahatlıkla içeriye girmeyi başarması çıkardığı toplarla rahat sayılacak şekilde buluşan Milosevic, Fofana ve ilk golü atan Musa pozisyon üretmede çok zorlanmadılar.

FRIDAY EZE ETKİLİ OLDU

BU arada Friday Eze’nin ceza alanına gönderilen topların önemli kısmında ilk dokunan-dağıtan rolü de sonuca gitmede etkili oldu. ilk goldeki asistinde olduğu gibi. Konya’da dikkat çekici bir diğer görüntü de golün nispeten erken gelmesinden etkilenmeyip, yaslanmaya kalkışmadan baskıya devam etmesiydi. Guimaraes ileri çıkmayı başardığı zamanlarda pozisyon da buldu. Özellikle Helden’in şutunu Serkan’ın tutamayıp Rafinha’nın önüne düşürmesi kale sahasını karıştırdı. Takımın en önemli oyuncusunun bomboş kale yerine auta vurması Konya için şüphesiz şanstı. Ama Helden’in ısrarlı çabası golün de gelmesini sağladı.

İKİNCİ golümüz de gecenin en iyileri Skubic, Eze, Milosevic üçlüsünden geldi. Milosevic, Braga’dan sonra ikinci Portekiz takımına da gol atarak geceye damgasını vurdu. Mücadelenin son bölümlerindeki yorgunluk alametleri zaman zaman sıkıştırsa da Fofana, Malik ve Mehdi’yle bulduğumuz kontrataklardan da yararlanamadık. Güzel geceydi doğrusu!

Devamını Oku

Trabzon daha iyi

18 Eylül 2017

TRABZONSPOR her maç sahaya yeni işler koyup dikkat çekmeyi başarıyor. Ama hala bu farklılığı yeteri kadar uzun sürelere yayamıyor. Dün her iki yarının başlangıç bölümlerinde müthiş oynayarak golleri buldu. Gollerden sonra ise rakibi Başakşehir’in toparlanmasına izin vererek galibiyeti kaçırdı.

MAÇ başlangıcı muhteşemdi konuk ekibin. Deplasman takımı gibi değil, çok rahat, daha da önemlisi müthiş özgüvenle presle sahaya yayıldı. Ligin artık makine düzeninde oynayan, en etkili, en iyilerinden bir ekibe karşı böyle bir iş çıkartma önemliydi. Ayrıca G.Birliği karşılaşmasında 2. yarıda ortaya çıkan Sosa-Abdülkadir işbirliğinin getirdiği sonuç çıkaran oyundan da farklıydı bu. İkili yine sahadaydı ancak daha çok sayıda oyuncunun özellikle Yusuf, Burak ve Olcay’ın ortaya koyduğu istekli presle Başakşehir nefes alamadı. Penaltı da bu baskının sonucunda ortaya çıktı. Yaptıran golünü de attı. Okay’ın stoper olarak sahada yer alması da ayrı bir ilginçlikti.

ELIA, Mossoro, Clichy yerine İrfan Can, Kerim Frie’la sahada yer alan Başakşehir golden sonra reaksiyon gösterdi. Maestro Emre’nin yönetiminde oyun boyunu kısaltıp birbirine yakın oynayan ev sahibi takım isabetli paslarla, hızlı çıkışlarla Trabzon yarı sahasında tehlike yaratmaya başladı. Emmanuel Adebayor’un sakatlanıp yerini Mevlüt’e bırakması pek sıkıntı yaratmış gibi görünmeyen Başakşehir de rakibi gibi penaltı golüyle eşitliği sağlamayı başardı.

DİREKLERDEN İZİN YOK!

TRABZON 2. yarıya da baskılı başladı. İyi oynadığı ve sonuç aldığı maçlardaki gibi Pereira ve Mass’ın kanatları iyi kullanarak taşıdığı toplarla Başakşehir’i yaslatan Karadeniz ekibi 2. golü de bulmakta gecikmedi. Burak’ın Attamah ve Eprianu’nun büyük hatalarıyla önünde bulduğu topla Trabzon yeniden öne geçti. Abdullah Avcı’nın Elia ile birlikte M. Batdal’ı da sahaya sürerek beraberliği yakalama isteği bu maçın senaryosunu tamamlayan müdahaleler oldu. Beraberlik geldi. Başakşehir de Trabzon da üçüncü gole de çok yaklaştı ama iki takıma da direkler izin vermedi.

Devamını Oku