Yerel seçimler rekor katılımla gerçekleşti. Oy oranları anketlerle uyumlu çıktı. Sonuç Başbakan Erdoğan’ın başarı hanesine yazılmalıdır. Seçim gecesi konuşmasına yansıdı. Cumhurbaşkanlığı adaylığının kesinleştiğini düşünüyorum.
Şubat dış ticareti yayınlandı. Piyasa dış ticaret açığını 6.4 milyar dolar öngörüyordu. 5.1 milyar dolar geldi. Altın-dışı yıllık açık 87 milyar dolara geriledi. Son iki yılın en düşük değeridir. Dış açıkta düzeltme sürüyor. İyi haberdir.
Büyümede sürpriz yok
Son çeyrek milli geliri TÜİK tarafından açıklandı. Piyasa büyümeyi yüzde 4 bekliyordu. Ben biraz üstünde diyordum. Gerçekleşme yüzde 4,4 oldu. Böylece 2013 büyüme hızı da yüzde 4 olarak kesinleşti.
Seçim gününe kazasız belasız ulaştık. Yaşanan kutuplaşmaya göre başarı sayılır. Bu seçimin bir farkı yeni büyükşehir kanununun uygulanmasıdır. Ülkenin büyük bölümünde il genel meclisi pusulası olmayacak. Özleneceğini düşünmüyorum.
İster genel ister yerel, seçim olayı beni hep çok heyecanlandırır. İlk kez 1965 Milletvekili seçimlerinde oy kullanmıştım. 12 genel seçim ediyor. Yerel seçimler, ara seçimler, referandumlar, yani sandığa gidişim 30’u aşıyor.
Eşit oy hakkı
İnsanı insan yapan özelliklerin doğal dağılımı eşitsizdir. Güzel-çirkin, uzun-kısa, zayıf-şişman, sağlam-çürük, güçlü-güçsüz, yaşlı-genç (sıraya dikkat!), vs. liste uzundur. Doğayı eşitlikçi olmakla suçlayamayız.
Olumlu hava piyasalara geri döndü. Dolar 2.21 TL’nin (sepet 2.62 TL) altını gördü. Gösterge tahvil faizi yüzde 11,2’ye geriledi. BIST endeksi 67 bini aştı. Salı günü finansal kırılganlığın azaldığını yazmıştım.
Mart öncü göstergeleri yayınlandı. Mevsim etkisi arındırılmış kapasite kullanımı biraz düştü. Güven endeksi biraz yükseldi. Sanayide işler fena durmuyor. Ancak hizmet, perakende ve özellikle inşaat güven endeksleri geriledi. İç piyasada durgunluğu yansıtıyor.
Yavaşlamaya önlem
Para Politikası Kurulu toplantı özeti bu kez şaşırttı. Karar metninde bir ipucu yoktu. Özette ise kurulun yeni bir konuyu gündemine aldığı ortaya çıktı. İç talepteki yavaşlamayı telafi edecek makro ihtiyati önlemler düşünülüyor.
Yazının temalarını yansıtan başlık bulmakta zorlandım. “Mali kriz ihtimali geriliyor mu?” derdimi iyi anlatıyordu. Uzun geldi. “Normalleşme işaretleri” dedim. Maksadımı aşıyordu. Sonunda yukarıdaki başlığı seçtim.
Yılbaşında “sert iniş olur mu?” diye sormuştum (12/1/2014). İki risk öne çıkıyordu. Fed’in tahvil alımlarını kısması içeride tırmanan siyasi gerginliğe rastlamıştı. Nitekim on gün sonra TL’ye sert bir saldırı gerçekleşti. Moraller iyice bozuldu. Kriz korkuları depreşti.
Para politikası sıkılınca
Oluşan panik havasına ekonomi yönetimi hızlı tepki verdi. Para Politikası Kurulu (PPK) olağanüstü toplanıp güçlü faiz artışına gitti. Hatırlayın. Mali piyasalar faiz artışının yetmeyeceğini savundu. Karamsarlık havası dağılmadı.
Siyasi heyecanın zirve yaptığı günlerde ekonomi yazmak yavan kalıyor. Zaten okuyucu hemen uyarıyor. “Hocam, bunların önemi yok, bu koşullarda asıl olan siyasettir” diyen çok sayıda mesaj geliyor.
Doğrudur. Ama ben iktisatçıyım. Ayrıca siyasi basiretim tartışmaya açıktır. Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) kurucuları arasında yer aldım. Genel başkan yardımcılığı yaptım. 1995’de binde 5 oy aldık. Başka ne diyebilirim?
Gürültü ve eğilim
Tahmin içeren analizlerin hepsine müşterek bir sıkıntı vardır. Toplumsal süreçler çok karmaşıktır. Değişim asla düz bir çizgi izlemez. Kısa dönemli dalgalar ve uzun dönemli eğilimler üstüste biner. İlkine gürültü (İngilizce noise) diyebiliriz.
Şubat bütçe sonuçları Maliye Bakanlığı tarafından açıklandı. Yılın ilk iki ayında bütçe 3.6 milyar TL, faiz dışı denge 11.9 milyar TL fazla verdi. Hazine nakit dengesinden az çok biliyorduk. Kurdaki yükseliş sıkı maliye politikasını kolaylaştırıyor.
Para Politikası Kurulu faizleri sabit tuttu. Seçim öncesinde tavır değiştirmesi zaten öngörülmüyordu. Çıkan metin “enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar” sıkı para politikasının süreceğini tekrarlıyor.
İşsizlik düşüyor
Aralık istihdam ve işsizlik verileri TÜİK tarafından yayınlandı. Kasım-ocak dönemini kapsıyor. İstihdam artışında yavaşlama, işsizlik oranında artış bekliyordum. Tersine, istihdam artışı hızlanırken işsizlik düştü. Doğrusu şaşırdığımı söylemeliyim.
Ocak dış ticaret endeksleri TÜİK tarafından yayınlandı. Takvim ve mevsim etkisi arındırılmış miktar endeksleri dış ticarette düzelmeyi destekliyor. Bir önceki aya göre ihracatta yüzde 1.8 artış, ithalatta yüzde 0.5 düşüş var.
Ocak ayının olumlu sanayi ve ihracat verileri ilk çeyreğe yönelik karamsarlığı biraz yumuşattı. BETAM her ay Ekonomik Görünüm ve Tahminler hesaplıyor. Mart’ta ilk çeyrek büyümesini yüzde 3.8’e yükseltti. Şubat ve Mart yayınlanınca manzara değişebilir.
Rekor rezerv kaybı
“İki tarz-ı iktisat” ödemeler dengesine bakışı da etkiliyor. “Kurcular” reel ekonomiyi dert ediyor. Önce cari işlemler dengesine bakıyor. Perşembe onu yaptık. “Sıcak paracılar” ise gözünü finansmana dikiyor. Sermaye hesabına yöneliyor.
Berkin Elvan’ı kaybettik. Siyasi kutuplaşmayı şiddet dalgasına dö-nüştürenlerin masum kurbanıdır. Acısını içimde hissediyorum. Sorumlusu hiç tereddütsüz Başbakan ve hükümettir. Toplumun tepkisinden ders çıkarmalarını temenni ediyorum.
Para piyasaları aniden gerildi. Bir ara dolar 2.25 TL’yi (sepet 2.68 TL), gösterge faiz yüzde 11,6’yı aştı. Siyasi gerginliğin yeniden sokak çatışmalarını tetiklemesi korkusudur. Hükümet siyasi hatalarının ekonomik bedelini ödüyor. Kendi düşen ağlamaz.
Dış açık daralıyor
Ocak ödemeler dengesi Merkez Bankası tarafından yayınlandı. CBNC-e anketi cari işlemler açığını 5 milyar dolar öngörüyordu. Gerçekleşme 4.9 milyar dolar çıktı. Geçen yıl 5.8 milyar dolardı.