Gazete Vatan Logo

Üniversite için son adım: Tercih

Üniversite adayları artık son aşamaya geldiler: Tercih aşaması. Puanına ve isteklerine göre en iyi tercihine yerleşmeyi hedefleyen üniversite adaylarının önlerinde 200’ün üzerinde üniversite var ancak sadece 24 tercih hakkı bulunuyor.Açıkta kalmamak için üniversitenin akademik kadrosu; burs, yurt olanakları; ikili anlaşmaları; çift diploma gibi tüm kriterleri inceleyerek, özel koşulları da dikkate alarak tercih yapmak gerekiyor.

Üniversite için son adım: Tercih

Binlerce üniversite adayı heyecanla bekliyordu. Bugün başlayan ve 29 Temmuz’da bitecek olan tercih dönemi, sınavlara hazırlıktan çok daha önemli. Çünkü tercihlerde yapılacak bir hata, istenmeyen bir programa girmek ya da açıkta kalmak demek. Her yıl binlerce aday, üniversiteyi kazanmasına rağmen kayıt yaptırmıyor. Kimi kafa karışıklığından tercih sırasında seçtiği programdan sonradan pişman oluyor kimi de kendi puanı, üniversitelerin özel koşulları gibi kriterleri iyi analiz etmediği için açıkta kalabiliyor. O nedenle tercih çok önemli. Peki, doğru tercih nasıl yapılır? Sizler için birkaç adımda, tercih yaparken dikkat etmeniz gereken kriterleri sıraladık:

Özel koşullara dikkat!

TYT’de 150 puan ve üzeri alanlar Tablo 3’te yer alan iki yıllık ön lisans programlarını tercih edebilecekler. Bu adaylar ayrıca Tablo 5’te yer alan özel yetenek sınavı gerektiren programlara başvurabilecekler. Tablo 4’teki, 4 yıllık ve üzeri yükseköğretim programlarını ise 2019-AYT/YDT’de ilgili puan türünde 180 ve daha fazla puan alanlar gösterebilecek.

Haberin Devamı

Tercih yapmadan önce ÖSYM’nin yayınladığı “2019 Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu”nu iyi inceleyin. Üniversite ve programlarla ilgili tüm bilgiler kılavuzda yer alıyor.

24 tercih hakkınız var. Ancak tümünü doldurmak zorunda değilsiniz. Örneğin, sadece 5 tercih yapmak istiyor ve istediğiniz bu programlardan herhangi birine giremediğiniz takdirde başka bir yerde okumak istemiyorsanız, bu 5 programı tercih listesine yazabilirsiniz.

Tercih yanlışlıklarından doğacak sonuçların tüm sorumluluğu adaya ait olacak. O nedenle tercih listesini düzenlerken çok dikkatli olun. Öncelikle kılavuzu çok iyi okuyun. Tercih etmeyi düşündüğünüz programların okul türü, alan, yaş, sağlık, cinsiyet vb. bütün koşullarını inceleyin, bu koşulları tam olarak karşılayamadığınız programları tercih etmeyin.

Programın gerektirdiği koşulları dikkate almadan yaptığınız tercihlerin sorumluluğu size ait olacak, Koşulları karşılamadığınız programları kazansanız dahi kayıt yaptıramayacaksınız. Bu nedenle “Tablo 3 ve Tablo 4’te Yer Alan Yükseköğretim Programlarının Koşul ve Açıklamaları” bölümünü mutlaka okuyun.

Haberin Devamı

Yüzde 50 üstünü yazın

Merkezi yerleştirme, adayların yerleştirme puanlarına, tercihlerine ve yükseköğretim programlarının kontenjan ve koşullarına göre bilgisayar ortamında yapılacak. Yerleştirmelerde puanı yüksek olan adaya öncelik verilecek.

Bir aday, yerleştirme puanıyla girebildiği en üst tercihine yerleştirilecek. Bunun altında kalan tercihler işleme konmayacak.

Duruma göre yapabileceğiniz 24 tercihin baştan birkaç tanesini “Puanım yeterli olmayabilir” endişesine kapılmadan, sadece ilginizi göz önüne alarak, en çok istediğiniz programları yazabilirsiniz. Tercihlerinizi yaparken, başarı sıralamasını dikkate alın. Bu noktada ilk 4-5 tercihinize başarı sıranızın yüzde 50 üstüne kadar yazabilirsiniz. Bu yıl mutlaka bir yere girmek istiyorum diyorsanız, kendinizi garantiye almak için son 5-6 tercihinizde başarı sıranızın yüzde 100 altında olan programlara yer verin.

Haberin Devamı

Kazansanız bile kaydolmayı istemediğiniz bir programa tercih listenizde yer vermeyin. Çünkü gelecek yıl sınava girdiğinizde, OBP puanınız yarı yarıya düşecek, bu da 15 ile 30 puan arasında bir kayıp demek.

Tercih listelerinizi tamamladıktan sonra, listenizdeki programların sırası, gerçekten istek sıranıza uygun mu, kontrol edin. Örneğin, beşinci tercihinize girdiğinizde, “Keşke altıncı tercihimi kazanmış olsaydım” demeyeceğinizden emin olun.

29 Temmuz’a kadar https://ais.osym.gov.tr internet adresinden tercihlerde değişiklik yapma hakkınız var, o tarihten sonra değişiklik yapamayacaksınız. O nedenle tercihlerinizi internetle ÖSYM’ye göndermeden önce tüm tercihlerinizin durumunuza uygun olduğundan mutlaka emin olun. Tercih bilgilerinizi mutlaka kontrol edin ve yazıcıdan listenizi alarak saklayın.

835 bin 66 kontenjan var

YÖK’ün verdiği bilgilere göre devlet üniversitelerinde 288 bin 821 ön lisans, 344 bin 368 lisans, 25 bin 509 özel yetenek olmak üzere toplam 658 bin 698 kontenjan var.

Haberin Devamı

Vakıf yükseköğretim kurumlarında 74 bin 735 ön lisans, 81 bin 506 lisans, 3 bin 843 özel yetenek olmak üzere toplam 160 bin 84, KKTC ve diğer yurt dışı üniversitelerinde 3 bin 985 ön lisans, 11 bin 246 lisans, 1.053 özel yetenek olmak üzere toplam 16 bin 284 kontenjan bulunuyor.

Tüm üniversitelerde, ön lisansta 367 bin 541, lisansta 437 bin 120, özel yetenekte 30 bin 405 olmak üzere toplamda 835 bin 66 kontenjan bulunuyor. Açıköğretim programlarıyla birlikte kontenjan sayısı 1 milyon 7 bin 191’e ulaşıyor.

Rektörlerden tercih tüyoları
Prof. Dr. Cemal İbiş: Öncelikle öğrencilerin gerçekten hangi mesleği istedikleri ve bu meslekten beklentileri konusunda net olmaları lazım. Çünkü mezuniyetle birlikte meslek, aktif olarak insana en az 40-45 yıl eşlik ediyor ve hayatınızı mesleğinizle idame ettiriyorsunuz. Dolayısıyla öğrencilerin, severek yapacakları, zamanın nasıl geçtiğini anlamayacakları, kendilerine yeni yetenekler kazandıran ve kendilerinden bir şeyler katarak geliştirecekleri meslekleri seçmelerinde fayda var. Bunun yanında, doğru üniversite tercihi de çok önemli. Bu sebeple öğrenciler tercihte bulunmadan önce mutlaka radarlarındaki üniversiteler hakkında detaylı bilgi edinmeli. Burslar, sunulan olanaklar, eğitim kalitesi, akademik kadrolarının niteliği, uluslararası network, kariyer desteği, katılımcı bir yönetim anlayışı, ilk etapta bakılabilecek temel kriterler. Mümkünse tercihten önce mezunlarla görüşmelerinde büyük fayda var. Bir de kampüs yaşamı çok önemli. Çünkü kampüsler, aynı zamanda öğrencileri geleceğe, yaşama hazırlayan sosyo-kültürel etkileşim alanları. Canlı ve dinamik bir kampüs yaşamının olduğu üniversiteleri tercih edebilirler.
Prof. Dr. Esra Gençtürk: Üniversitelerin akademik kadrolarına ve bu kadroların hangi üniversitelerden mezun olduklarına, yurt dışı deneyimlerine ve eğitim amaçlı teknik donanım olanaklarına mutlaka baksınlar. Bilime katkı yapan, bilimsel araştırmaya önem veren üniversiteleri ayırt etsinler. Sektörel iş birliklerini, üniversitenin iş dünyasıyla olan projelerini mutlaka araştırsınlar.
Mezun olurken özgeçmiş değil, özgeleceğini şekillendirmiş, öğrencinin gelişimine odaklanan ve bunun için yeni ve farklı fırsatlar sunan bir üniversite ve bölümü tercih edin. Üniversitelerin mezunlarının hangi şirketlerde olduğunu, mezun olduktan ne kadar süre içerisinde iş dünyasına katıldıklarını, öğrencilerin memnuniyet düzeylerini ve üniversitelerin ulusal ve uluslararası derecelendirme kuruluşlarındaki yerini, ödüllerle başarısı tescillenmiş uygulamalarını araştırsınlar.
Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu: Gençler tercih yaparken şu an çok popüler olan mesleklerin 10 yıl sonra nerede olacağını düşünmeli. Çünkü geleneksel meslekler çok kısa süre içerisinde değişim geçirecek. Geleceğin meslekleri şu anda ismi konulmamış meslekler. Bununla birlikte bir bölüm seçip hayat boyu o alanda çalışma devri sona erdi. Meslekler hayat boyu teknolojiyle bağlantılı olarak 7-8 kere evrilebileceği için üniversite adayı öğrenciler, paniğe kapılmadan meslekleri adına uzun planlar yapmalı. Bu dönemde; klasik mesleklerin birçoğu ortadan kalkacağı için gençlerin belli yetenekleri öne çıkacak. Buna gösterilebilecek en önemli özellik ise liderlik. Z kuşağı gelişen teknolojinin içinde büyüdü ancak geçmişlerini de öğrenerek yeteneklerini geliştirmelerini öneriyorum. Çünkü günümüz dünyasındaki rekabete ayak uydurmak için sadece içinde yaşadıkları çağı öğrenmek yeterli olmayacak. Tüm aday öğrencilerin geçmişe de bakarak, işini iyi yapan insanlarla diyalog içinde olmaları gerekiyor. Okudukları bölümde, kariyerinde en üst noktadaki insanlarla bir araya gelmek onlar için en öğretici yol olacaktır.