Cazibe merkezi Riga

Riga, yemyeşil parkları ve tarihi sokaklarıyla St. Petersburg ve Barselona ile karşılaştırılacak düzeyde büyüleyici bir kent...

Baltık Denizi ülkelerinden Letonya’nın başkenti Riga, bölgenin en büyük kenti olmasına rağmen küçük bir kent. Bu nedenle bir Baltık ülkeleri gezisi kapsamında bir ya da iki gününüzü Riga’ya ayırabilirsiniz. Riga aynı zamanda Letonya’nın eğitim, kültür ve bilim merkezi.
Daugova Nehri kıyısında olmasıyla turistleri kendine çeken Riga’nın şehir merkezi Baltık Denizi’ne de bu nehir ile açılıyor. Hem nehir kıyısında yürüyüşler hem de nehirde tekne gezintisi yaparak Riga’ya merhaba diyebilirsiniz. Riga’da ilgimi çeken şeylerden biri oldukça geniş alanlara yayılmış parkları oldu. Şehirde bu kadar büyük parkların olmasının şehri nasıl nefes alınabilir bir hale getirdiğini görüyorsunuz. Bu parklarda yer alan köprülerin trabzanlarında asılı onlarca asma kilit göreceksiniz. Bu Riga’nın geleneklerinden kaynaklanan bir durum. Evlenen kadınlar, nikahtan sonra buralara gelip eşlerinin adlarının yazılı olduğu asma kilitleri buraya takıp anahtarları suya atıyorlar.
Büyüleyici eski şehirde kaybolun
Riga’yı bu kadar çekici yapan elbette eski şehir. 13’üncü yüzyıl başlarında buraya uğrayan Alman ticaret gemileri sayesinde Riga önemli bir kent olmaya başlamış. Alman art nouveau mimari özellikleri taşıyan binaları o dönemde yapılmış ki Riga bu nedenle St. Petersburg ve Barselona ile karşılaştırılacak düzeyde büyüleyici bir kent. Eski şehrin Arnavut kaldırımlı sokaklarında attığınız her adımla şehrin ruhuna biraz daha yakınlaşıyorsunuz.
Bu bölgede görebileceğiniz yerlerden biri gotik tarzda yapılmış St. Peter Katedrali. İçeride orijinal şövalye Roland heykeli ile karşılaşacaksınız. Katedralin turistleri en çok çeken özelliği ise kulesi. Kulesinden Riga manzarasını muhakkak izlemelisiniz. Avrupa’nın en yüksek ahşap kulesi 1666 yıllarında yapılmaya başlanmış ve birçok kez yıkılıp yeniden yapılmış. 1967 yılında iç kısmı metal ile kaplanarak bir asansör eklenmiş.
Pazar ve heykelleri keşfedin
Kilisenin arkasında Bremen Mızıkacıları heykeli var. Bremen, Riga’nın kardeş şehriymiş ve heykel Bremen tarafından hediye edilmiş. Katedral gezmeyi sevenler için bir de 1211 yılında yapılan Evangelist Lutheran Riga (Dome) Katedrali var. Katedralin önündeki meydan ve küçük dükkanlar benim daha çok ilgimi çekti. Manzaranın harika olduğu bir yer daha var: eski şehrin dışında yer alan semt pazarının arkasındaki devasa bilim akademisi binasının tepesi. Buraya gelmişken pazarı da gezin, özellikle çiçek bölümünün güzelliğine hayran olacaksınız. Riga’nın ünlü binalarından biri de Kedi Evi. Eskiden bir tüccar, o zamanların Tüccarlar Loncası’ndan kovulmuş. O da buna bozulmuş ve hemen Lonca’nın yanında bulunan evinin çatısına sırtları loncaya dönük iki kara kedi heykeli yaptırmış...

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR