2020’nin ilk yarısını sonlandırmış olduğumuz bu dönemde pandemiyle mücadelemiz tüm hızıyla sürüyor. Pandemi sürecinde en çok çalışan kurumlardan biri oldu İŞKUR ve Sosyal Güvelik Kurumu. İşte o Sosyal Güvenlik Kurumu kendisini son 20 yılda en çok geliştiren, teknolojik alt yapıya en çok kaynak aktaran ve yapısını en iyi şekilde yeniden organize eden kurum oldu. Sağlık alanının yanında emeklilik hizmetleri, sigortalı ve işveren hizmetleriyle kesinlikle övgü dolu sözleri hak ediyor. Ancak yine de kanunen düzenleme yapılması gereken açıklar bulunuyor. Hem mevzuat hem sistemsel olarak büyük kitleleri mağdur ettiği halde herhangi bir çalışma yapılmayan yada yapılamayan alanları sizler için derledik. Mutlaka bu açıklardan birinde kendinizi bulacaksınız…
Yurt dışındaki ev hanımına borçlanma var, Türkiye’dekine yok!
Sosyal Güvenlik Kurumu yurtdışında bulunan kadınların çalışması olsun veya olmasın ev hanımlığı sürelerini borçlandırma yapma hakkını tanıyor. Üstelik yurt dışına çıkmış kız çocukları da buna dahil. Yani yurtdışında okuyan bir kız çocuğuysanız öğrenim dönemlerinizi ev hanımlığı süresi olarak borçlanabilirsiniz. Ancak erkek öğrencilerde böyle bir durum söz konusu değil. Gelelim vatan topraklarına; ev hanımlarımıza borçlanma imkanı tanınmıyor.
Ev hanımlarımıza borçlanma yerine isteğe bağlı ödeme sistemi sunuluyor, bu sistemde de toplu olarak ödeme yapmak mümkün değil. Her ay dönemi gelen ayın primini yatırarak gün kazanabiliyorsunuz. Bu konuda kadınlar düzenleme yapılmasını istiyor.
İşverene teşvik var, işçilere yok!
İşverenlerimiz ekonomi piyasasının lokomotifi durumundalar. Ekonomi sularının her fırtınasında hükümetimiz işverenlere vergi ve sigorta primi teşviki desteği getirdi. Ancak bu dönemlerin hiçbirinde işçiye destek verilmedi, işverenler kadar işçilerin de yıprandığı gerçeği es geçildi. Mesela sigorta prim teşvikinde işverene getirilen işveren payı muafiyeti işçilere de getirilemez miydi? Brütten nete giden yolda işçinin eline daha fazla para geçmesi sağlanamaz mıydı?
Yapılandırma yerine tecil faizi ve gecikme zammı iptali getirilebilir!
İşverenlerimiz zorlu süreçlerde sigorta primi ve vergi borçlarını ödeyemiyorlar. İşveren öncelikle işletme giderleri ve personel ücretlerini öder kalanıyla da vergisini ve prim ödemelerini yapar. Nakit akışı bozulunca haliyle vergi ve prim ödemelerini yapamaz. Bu dönemlerde SGK ve vergi ödemelerine bir de gecikme zammı ve tecil faizi eklenmektedir.
İşveren 2018 yılına ait 6 aylık 10 bin liralık prim borcunu ödemez ise 2020 yılında 60 bin liranın yanında 30 bin lira da gecikme zammı ödemek zorunda kalıyor. Bunu yapılandırma yoluna gider ise tüm bu tutarlara bir de tecil faizi ekleniyor. Rakamlar büyüdükçe gecikme zammı ve faiz oranı da artıyor.
Geçtiğimiz yıllarda bu yönde bir torba kanun da çıkarılmıştı, hiç peşinatsız ve ana para taksitlendirilmiş işverenlere derin bir nefes aldırılmıştı. Bu uygulama sürekli hale getirilerek rasyo oranına göre çok zor durumda olan firmalar yararlandırılabilir.
EYT’lilerin GSS primleri İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanabilir!
Emeklilikte Yaşa Takılanlar ne yazık ki bekledikleri müjdeli haberi bir türlü alamadılar. En son Cumhurbaşkanımız bir çalışma yapılmasını istemiş ve mali yükün gerçekten kaldırılamaz olduğu anlaşılınca konu bir kez daha rafa kalktı. Ancak emeklilikte yaşa takılan kesimin sorunu sadece emekli olamadıklarıyla da kalmıyor.
EYT’li grubun yaşı ortalamaları belli, zaten daralan istihdam piyasasında iş bulmaları da her geçen gün zorlaşıyor. Bir de bunun üzerine işsizlik sürelerinde otomatik olarak GSS borcu tahakkuk etmektedir.
En azından prim gününü tamamlamış ve yaşını bekleyen EYT’lilerin işsizlik süresi boyunca GSS primleri üstlenilmeli, ayrıca mali yük oluşturulmamalıdır. Ne yazık ki bu yönde de bir çalışma bulunmamaktadır.
40 yıl çalışmış ve hiç işsizlik maaşı almayana ikramiye verilebilir!
Çalışma hayatı içerisinde yıllarca hizmet etmiş ancak hiç işsizlik ödeneğinden faydalanmadan emekli olmuş yüzbinlerce sigortalı bulunmaktadır.Bu kişilere ilk emekli maaşıyla birlikte birer aylık tutarında işsizlik sigortası fonundan ikramiye ödemesi yapılmalıdır. On yıllarca hizmet etmiş ve işsizlik sigortasından faydalanmayan bu kişilerin işsizlik primleri fona aktarılmaktadır.Hiç kaza yapmayan araca bile kaskoda indirim varken, yıllarca ödediği fondan yararlanmaya bir imtiyaz sağlanmalı.Dünyanın hiçbir devlet sisteminde kusursuz işleyen plan ve programlar yoktur, bunları kişiler ve kurumlar kusursuz yapacaktır.
