Tehdit Hürriyet-i!

Aydın’lar bildirisini eleştiren yazılar yazmaya başlayınca PKK’lılardan tehdit ve hakaret içeren mektuplar almaya başladık...

Ve tehdit ve hakaretlerin mektupları ise ne hikmetse cezaevlerinden gönderiliyor...

Daha da vahimi mektupların üzerinde ‘görüldü’ damgası var...

Yani, cezaevi yönetimi mektupları görmüş ama galiba okumamış veya okuma zahmetine de katlanmamış...

Bizlerin yazıları kanunlara aykırı olduğunda devletin savcıları soruşturma açıyor ve yıllarca davalarla uğraşıyoruz...

Ve hem de komik ve uyduruk suçlamalardan dolayı!

Lakin, cezaevindeki suçlular hemen herkese tehdit ve hakaret mektupları gönderebiliyor ve cezaevi yönetimi de görüyor, görüyor olmasına rağmen yine de mektupların elimize geçmesini sağlıyorsa demek ki uygun görüyor ve yasal yollarla da bize ulaşmasına adeta öncülük ediyor.

Bu çelişkiyi anlamakta zorlanıyoruz!

***

33 yıllık meslek hayatımızdaki davaları ve 12 yıl boyunca Genel Yayın Yönetmenliği görevim sürecindeki davaları ve seyirlerini kitaplaştırmaya başlasam ömrümün tükeneceğini söyleyebilirim!

Haberin Devamı

Ve bu ülkenin adalet sisteminin nereye vardığını, nerelerde dolaştığını, develerin cirit attığı alanlarda kimselerin olmadığını, karıncaların peşlerine ise aman vermeden nasıl düşüldüğüne dair süreçleri belgeleriyle yazmaya çalışacağım!

Haliyle, yeni bir anayasanın ve kanunların değişiminin ne kadar elzem olduğunu da anlatmış olacağım...

Ha-Vet Kanunları adeta...

İstenildiğinde Hayır, istenildiğinde Evet...

Kimin olduğuna ve kimin verdiğine bağlı kararlar...

Yaşadıklarımız da bunu teyit ediyor işte!

***

PKK davasından yargılanan üç mahkum bize uzun bir mektup yazarak Aydın’lara destek veriyor ve diyorlar ki;

- Halk, bu gerçekliğin bilinciyle kendi aydınını kendisiyle beraber iktidardan kurtarırken, yeniden halkçı aydınlarını büyük bedellerle doğurmaktadır!

Şimdi, PKK davasından yargılanan teröristlerin bizleri tehdit ve hakaret etmesini ifade hürriyetinden mi sayacağız!

Ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Cezaevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım beyden bu hususta bir çalışma yapmalarını ve bu tarz mektuplara devletin aracı olmaması yönünde yeni düzenlemeler getirmelerini bekleyeceğim!

Haberin Devamı

Yoksa, teröristlerin tehdit ve hakaret içeren mektuplarının dağıtımını yapan, hizmet veren bir duruma düştüklerini, bunun da büyük mağduriyetler ve kötü sonuçlar doğuracağının bilinmesi gerekiyor!

Yani, gazete ve televizyonlarda yayınlanınca suç, mektup olarak gönderilince mahkumun ifade hürriyeti mi?

İşte, Ha-Vet Kanunları diye bahsettiğimiz çelişkilere sadece bir örnek!

Tehdit bir ifade hürriyeti olamaz...

DİĞER YENİ YAZILAR