Gazete Vatan Logo

İnsansız milli tank

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin yüksek teknolojiye dayanan üretime geçeceğini ve daha fazla milli ürünü dünyaya ihraç edeceğini söyledi. ‘Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. İHA’larımız oldu’ diyen Erdoğan, Türkiye’nin insansız tank da üreteceğini açıkladı.

İnsansız milli tank

Haziran ayına kadar tamamlanması hedeflenen 11’inci Kalkınma Planı’nın tanıtımı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan’ın katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşti.

2019-2023 yılları arasında uygulamada olacak planı tanıtan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüksek teknolojiye dayalı üretimin sanayideki payını artıracak bir adıma ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Erdoğan, Türkiye’nin insansız tank üretir hale gelmesi gerektiğinin altını çizdi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

Daha da ileri gideceğiz

“Afrin’deki zırhlı taşıyıcıların tamamına yakını yerli. Yıllarca biz stratejik ortağımızdan bunları istedik. Aldığımız cevap ‘Kongre müsaade etmiyor’. Kötü komşu ev sahibi yapar. En sonunda bizi silahsız ve silahlı İHA sahibi yaptılar. Bu aracı üreten dostlarımıza teşekkür ediyorum. Şu anda bunu biz kendimiz üretiyor olmasaydık, bir tane İHA’mız düşse ne olur diye düşünürdük. Düşürürseniz düşürün ikincisi de var, üçüncüsü de var gelin. Geçen bir helikopterimiz düştü üzüldük 2 pilotumuz gitti. Oradaki bu sistemlerin sorumlusu olan arkadaşımızın dediği şu İHA’da insan yok ki düşerse düşer. Biz niye bazı şartlarda da onları uçurmuyoruz. Vursunlar o düşsün, benim pilotum şehit olmaz. Bunu daha ileriye taşıyacağız. Tank yakabilirler. İçinde 5 şehidim. Biz insansız tankları da üretir hale gelmemiz lazım bunu da yapacağız. O tür şeyleri düşünmeyeceğiz.”

Haberin Devamı

Dünyaya daha çok ürün ihraç edeceğiz

Türkiye’nin kendi silahı, zırhlı taşıyıcısı, tankı, topu olunca askerin de yüreği ve cesaretinin arttığını dile getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti: “İşte güneyden öyle bir çıkış yapmak istediler, toplarımız hemen anında gereğini yaptı. Silahlı insansız hava araçlarımız gereğini yaptı ve geri dönmek zorunda kaldılar. Mesele bu. Durmayacağız, yola devam edeceğiz. Önümüzde inşallah savunma sanayi, ulaştırma ve enerji başta olmak üzere yerli ve milli ürünlerimizi tüm dünyaya daha fazla ihraç eder konuma da geleceğiz.” İstanbul’u doğu ve batı sermayesinin buluştuğu güçlü bir finans merkezi haline getireceklerine işaret eden Erdoğan, “Hedefimiz gelecek nesillere iftihar edecekleri şehirler bırakabilmek” dedi.

Haberin Devamı

Modern ülke böyle olursun
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle ulaştırma yatırımlarıyla uzakları yakın ettiklerini belirterek, ülkede
79 yılda yapılan 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol ağı uzunluğunu, 2002’den sonra 26 bin kilometreye çıkardıklarını söyledi. Erdoğan, 2002’de Türkiye’de bulunmayan Yüksek Hızlı Tren (YHT) hatlarını, 2017’de 1.213 kilometreye çıkardıklarını ifade ederek, “YHT mi vardı? Yok. Ama şimdi YHT’miz var. Bunlar durup dururken olmadı ki, yan gelip yatsaydık bunlar olmazdı” açıklamasını yaptı. 2002’de doğalgaz, 6 ilde kullanılırken, 2017 sonu itibarıyla 78 ilde doğalgaz erişim imkanı bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Öyle modern ülke, çağdaş ülke lafla olmuyor. Modern ülke böyle olur. Ülkenin her yerini doğalgaz ile donatırsın, modern ülke olursun” ifadelerini kullandı.
Robot ve drone’la savaşacak
İngiltere, ABD ve Rusya insansız tank üzerinde çalışıyor. İngiliz savunma sanayi şirketi BAE, 2022’ye otonom yani insansız tankları yetiştirmeyi hedefliyor. İnsansız tankların gelecekte ülkeleri tehdit eden robotlarla, drone’larla savaşacağı ifade ediliyor. Milli tank Altay’ın seri üretimi için ihale sürecinde sona yaklaşılıyor. Savunma Sanayi Müsteşarlığı (SSM) ihaleye Otokar, BMC ve FNSS firmalarını davet etti. İhale bedelinin 10 milyar doları bulması öngörülüyor. Altay’dan 1.000 adet üretilmesi planlanıyor. Milli tankın 2020’de TSK’nın envanterine girmesi bekleniyor.
2033’ü gündeme aldık
Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılında Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için 2023 vizyonunu geliştirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı, “2053 ve 2071 vizyonlarını kendimize ufuk çizgisi olarak belirledik. Bu ufka doğru emin adımlarla yürürken daha ziyade orta vadeli bir planlamayı ifade eden 2033’ü de gündemimize aldık” diye konuştu.
İleri teknolojili üretim zamanı
Dijital ekonominin gerektirdiği özellikleri kazandırarak iş gücü niteliğini artıracaklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, nükleer enerjiyi elektrik üretimi amacıyla kullanacaklarını aktardı. Erdoğan, biyoteknoloji, malzeme teknolojileri, bilgi ve iletişim teknolojilerinde kapasiteyi artırarak ileri teknolojili sektörde üretim yapar hale gelineceğini ekledi.
GDO hassasiyeti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, GDO’lu ürünler noktasındaki hassasiyetin artırılması gerektiğine dikkati çekerek, “Devlet olarak birinci derecede bu bizim sorumluluğumuzda. Onun için de hükümet olarak bu konuda atacağımız adımların hassasiyetini özellikle ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Eleştiriyi bırakıp e-leşmek lazım
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, faiz ve enflasyon rakamlarının düşürülmesi gerektiğini söyledi. Yıldırım, “Bütün göstergeler iyi de neden faizler istediğimiz düzeyde değil? Neden enflasyonda bu seneyi, beklentilerin üzerinde kapattık? Bu sorunun cevabını biliyoruz. Bu sorunun cevabından sadece biz sorumlu değiliz. El birliği ile enflasyonu da faizi de sürdürülebilir bir düzeye, tercihen yüzde 7’lerin altına çekmek mecburiyetindeyiz” dedi. Günümüzde sürücüsüz araçtan, mekanik yapılardan ziyade elektronik ve yazılım ağırlıklı ürünlerden bahsedildiğini bildiren Yıldırım, şöyle devam etti:
“Yani alın terinden daha ziyade akıl terinin hakim olacağı bir dünyadan bahsediyoruz. Her şey ‘e’leşiyor. Eleştirmeyi bırakıp ‘e’leşmeye adım atmamız lazım. Daha çok mesai harcamamız lazım. E-ticaret, e-ihracat, e-devlet, her şey elektronik ortamda yapılır hale geldi. 10 yıl önceki cep telefonunun bugünkü marifetlerini anlattığımız zaman insanlar gülümsüyor ama bugün yaşıyoruz. Adeta bir bağımlılık oluşturdu ve seyahatteyken, evdeyken, iş yerindeyken faaliyetlerimizden de geri kalmıyoruz. Yani zaman ve mekan mefhumu artık geride kaldı. Her zaman, her yerde işimizi
takip ediyoruz.”

Haberin Devamı