Gazete Vatan Logo

İçim her sahnede gururla titriyor

Yağmur Ün yedi yaşından beri kameraların önünde. Şimdi de Söz dizisinde Su karakterini canlandırıyor. Genç oyuncu bu dizide oynamanın kendisini gururlandırdığını söylüyor.

İçim her sahnede gururla titriyor

Oyunculuğa 7 yaşında iken başladınız. Bu durum bugün sizi nasıl biri yaptı?

Bu durum Yağmur Ün’ü ekip insanı yaptı diyebilirim ilk sırada. İkinci sırada işime daha çok sarılmam gerektiğini, işimi her şeyiyle sevmemi, ekip olarak hareket etmeyi, daha çok empati yapmayı, alçak gönüllü olmayı, egomu insanlara sevdirmeyi; şimdi diyecekseniz ego nasıl insanlara sevdirilir? Ölçülü olduğu sürece tabii ki bu durum. Hepsini bu sayede öğrendim.

Söz dizisinde canlandırdığınız Su nasıl biri?

Su çok aşık. Çok aşık ama ayakları yere sımsıkı da basıyor aynı zamanda. Sevdiği insanla tüm zorluklara rağmen hayatını sonsuza dek yaşamayı istiyor ve bekliyor. Aslında zorluk diyoruz da çok çok gurur duyulası bir şey. Her zaman dik durması lazım, şartlar ne olursa olsun. Bana da çok özel duygular yaşattı ve yaşatıyor.

Zeytin Dalı operasyonu da düşündüğünüzde bugünlerde bir asker dizisinde oynamak nasıl bir duygu?

Bu durum en hassas olduğum nokta. Büyük bir sorumluluk var hepimizin üstünde. Dedemden babama, babamdan bize aşılanan bir vatan aşkımız var. Öncelikle bu sayede Afrin’de ve yurdun dört bir köşesinde bulunan askerlerimize selam olsun. Dualarım sonsuza dek onlarla. Bununla beraber böylesine önemli bir durumu temsil eden projede yer almaya gelirsek dediğim gibi ekstra sorumluluk, ekstra duygu dolu oluyor. İçim her sahnede hem cız ediyor, hem de her teli gururla titriyor.

Haberin Devamı

Popülerliğe değil işine asılmalısın

Oyunculuğunuzu geliştirmek için nelerden beslenirsiniz?
Doğadan, insandan. Aslına bakarsanız tabiattaki her canlıdan, her duygudan. En ufak bir olaydan. Algı çok daha açık ve farkında oluyor çünkü.
Tabii aynı zamanda kendi iç sesimden. Bu öyle güzel bir şey ki. İçinden bir çıkıyor ve sen tutamıyorsun.
Sektörde uzun süre kalabilmenin sırları neler?
Sektörde yerinde kalabilmenin sırrı; aslında bu sır falan değil olması gereken şey her yerde olduğu gibi ahlak. İşini ne şartta olursan ol sırtlanmak, sevmek. Popülerliğe değil işine asılırsan zaten her şey otomatik seninle oluyor. Kıymet bilmek, kendini geliştirmek, rekabeti hırsa çevirmeden kendini besleyerek yaparsan tamam sen kalıyorsun.
Sıkıntılı zamanlarınızda kendinizi rahatlatmak için nelere sığınırsınız?
Uyku. Vaktim varsa ve sıkılmışsam direkt uyurum. Onun dışında hep dua. En büyük rahatlama yerin orası çünkü. Kendimi bol bol telkin ederim. Çünkü her sıkıntı bir şekilde geçer. Ben de bunu hep kendi kendime yaşarım.
Aşk beni gözü kara biri yapıyor
Hayatla ilgili bir yol haritası olanlardan mısınız yoksa kendinizi akışa mı bırakırsınız?
Tabii ki de planlarım var ama hayat öyle bir akışına bıraktırıyor ki bazı şeyleri. Bu ara akıştayım. Kısa vadeli planlar yapıp uzun vadeli umutlar ediyorum. Böylelikle her şeye daha hazırlıklı oluyorsun.
Birçok oyuncunun tiyatro sahnesine çıkma hayali var, sizin böyle bir planınız var mı?
Okuldaki sahnelerin yeri büyük olsa da o duyguyu daha profesyonelce yaşamak istiyorum. Bir dönem sadece ona yoğunlaşmam lazım. Çünkü televizyon ayrı bir özen, tiyatro ayrı özen ve vakit istiyor. Her birine ayrı ayrı yoğunlaşmak gerek. Ama yakında tabii ki de neden olmasın.
Sizin için aşkın tanımı nedir?
Aşkın tanımı yapamadım hiçbir zaman sadece yaşadım. Çünkü yaptıklarımı, hissettiklerimi harfler yan yana gelip cümle haline getiremiyor. Sadece beni acayip gözü kara biri yapıyor.
Sete daha duygu yüklü gidiyorum
Çok reyting alan bir dizide olmak oyunculuk açısından size nasıl bir sorumluluk yüklüyor?
Çok kıymetliler her hafta sözünü tutup bizim yanımızda olanlar, yorum yapanlar. Dediğim gibi işimiz baştan aşağı ekstra bir sorumluluk. Çünkü millet olarak en hassas noktamız olan “Vatan” ve “Mehmetçiğimiz” üzerine kurulu. İzleyicilerimiz bizi her bölüm birincilikle taçlandırıyor ve herkes yeni haftaya daha da kamçılanarak başlıyor. Her bölüm daha da duygu dolu gidiyorum sete.

Haberin Devamı