Beyoncé, Anna Wintour’u işinden eder mi?

Amerikan Vogue dergisi için fazla söze gerek yok. Dünyadaki moda standartlarını belirleyen, modaya dair söz sahibi olmak isteyen herkesin gözünü diktiği bir ekol.

1988’den bu yana derginin editörlüğünü yapan Anna Wintour ise kimilerine göre bir deha, kimilerine göre bir baş belası! “ Şeytan Prada Giyer ” kitabını okuyanlar ya da filmini izleyenler onu , çalışanlarına çektirdiği eziyetlerle hatırlayacaktır.

Peki, dünyanın en güçlü kadınlarından olan Wintour’un elinden Vogue’u bir sayılığına da olsa kim alabilir? Bu isim Beyonc é ’den başkası olamaz!

Beyoncé , Vogue’un her yıl merakla beklenen Eylül sayısına hem poz verdi hem de o sayının editörlüğünü yaptı.Her detayı kendisi belir leyen Beyoncé, fotoğrafçısını da kendisi seçti. Derginin 126 yılık tarihinde kapak çekimi ilk kez Afro-Amerikan fotoğrafçı Tyler Mitchell tarafından yapıldı. 23 yaşındaki Mitchell yaşıyla da bir ilke imza atmış oldu.

Beyoncé , dergiye verdiği röportajda görünüşüyle ilgili fikirlerinin değiştiğini de itiraf etti.

Haberin Devamı

‘’İlk kızımı dünyaya getirdikten sonra toplumun , vücudumun nasıl gözükmesi gerektiği konusundaki görüşlerini dinledim. Doğumda aldığım kiloları 3 ayda vermek için kendimi zorladım. Hatta küçük bir turne bile düzenledim. Şimdi geriye bakınca çılgınlıkmış’’

Beyoncé’nun Vogue’da devrim yaratan tavrı bakalım Amerikan medyasında bugüne kadar Afro-Amerikalılara kapalı kalmış kapıları açacak mı?

Yolda herkes ayakkabılarınıza bakıyor, kimse gözlerini onlardan alamıyor ama yüzlerindeki ifadeden beğenip beğenmediklerini de pek anlamıyorsunuz. Kesin olan bir şey var: İlgi odağısınız! Artık arkadaşlarınızdan da şöyle iltifatlar almaya hazır olun: “Ayakkabıların çok çirkin”!
Yeni trende alışmanız kolay olmayabilir ama ayakkabıda “çirkinlik” modası yayılıyor. Artık ayakkabınız ne kadar çirkinse o kadar beğenilecek. Birçoğumuza göre estetikten yoksun, hatta düpedüz “çirkin” ayakkabılar kapışılıyor. Çünkü modanın yeni trendi, inanmasanız da bu!
Aslında ilk işaret fişeğini Kanye West atmıştı. Tasarladığı Yeezy’ler (The Adidas Yeezy 750 Boost “Light Brown”) 2015 başında raflarda yerini aldığında herkes “bunlar da ne şimdi?” diye sordu kendine. Bu sneakerlar için çok şey söylenebilirdi ama ilk akla gelen “çirkin” olduklarıydı.
Kim Kardashian, eşinin tasarladığı bu ayakkabılarla Los Angeles sokaklarında görüldükten kısa süre sonra ayakkabılar ünlü oldu ve kapışılmaya başlandı. Ne olduysa bundan sonra oldu. Mağazada görsek yüzüne bakmayacağımız, kamyon tekeri kabalığında ayakkabılar moda oldu.
Çirkin ayakkabı modası dünyayı ele geçiriyordu. Artık sokakta “sivri topuklu sandalet” görmeye alışmaya başlamıştık. “Yok, hayır! Bu kadar da olmaz!” derken devreye bu kez Balenciaga girdi. Demma Gvasalia tarafından tasarlanan ve şu an lüks-trend ayakkabı pazarının ikonlarından Triple S, ilk kez 2017 Paris Moda Haftası’nda podyumdaydı. Herkes önce “bu da ne!” diye birbirine baktı. Ancak 700 Euro fiyat etiketli bu model hızla kapışıldı.
Adını üç ayrı katmandan oluşan tabanından alan bu ayakkabı ilk bakışta açıkça çirkindi. Öte yandan, moda trendlerini takip eden birinin isteyebileceği şeyi fazlasıyla veriyordu: Farklı olmak! Şu an Paris ve ABD’de Triple S’in bazı modellerini alabilmek için aylarca önceden randevu almanız ya da dünyaca tanınan biri olmanız gerekiyor! Moda dünyasında 2 yıldır süren bu devrim hız kesmiyor. Google’da “ugly shoes trend “ (çirkin ayakkabı trendi) yazdığınızda karşınıza çıkan modeller sizi şaşırtabilir. Ancak dudak uçuklatan fiyatlara satılan bu ayakkabılar kapışılıyor. Bu arada hatırlatayım, Kanye West yeni Yeezy tasarımlarını geçtiğimiz günlerde Twitter’da paylaştı. Tweet’in altındaki yorumlar doğrusu pek de iç açıcı değil West için. Ama bol sıfırlı fiyat etiketiyle satılacak yeni modelin de kapışılacağı kesin. Siz de herkesten farklı olmak, dikkat çekerken “çirkinliğinizle göz doldurmak” istiyorsanız bu ayakkabılardan edinebilirsiniz.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR