Küba’nın Divası Omara Portuondo 80 yaşında hâlâ sahnede!

Biz onu Bueno Vista Social Club’ın bir üyesi olarak tanıdık...

Haberin Devamı

Havanalı zengin bir İspanyol ailenin kızı. Zamanında siyah bir beyzbolcuya aşık olup ona kaçarak olay yaratmış. 1950’lerde ünlü kulüp Tropicana’da dansçı olarak çalışmış. Biz onu Bueno Vista Social Club’ın bir üyesi olarak tanıdık. İstanbul’a da gelmişti, hatırlarsınız. Omara Portuondo’yu Fransa-Evian’da turnedeyken yakaladım. Arkadan görür görmez tanıdım. Onunla özdeşleşen bant eşarbıyla simsiyah saçlarını tepesinde toplamış. Otelin lobisinde oturuyordu.
Yan koltuğa oturdum, birbirimize gülümsedik...

* Siz Omara Portuondo’sunuz değil mi?

Tanıdığıma çok şaşırdı.

* Sizi İstanbulda’da izlemiştim, harikaydınız. Küba’ya iki kez gittim. Yine gelip sizi Küba’da da izleyeceğim.

Güldü. İstanbul’a hayran olduğunu, Türk seyircisinden çok memnun kaldığını söyledi.

* 60 yıldır şarkı söylüyorsunuz. 80 yaşında bile aranan birisiniz, sahnedesiniz. Başarının sırrı ne sizce?

Sevdiğin işi yapmak! O zaman sağlıklı da kalıyorsun!

Dış hat uçuşlarında kaydım var: LCML

LCML, low calorie meal’in kısaltılmışı. Türk Hava Yolları Dış Hat uçuşları için kayıt yaptırdım. Ne zaman yurt dışında bir yere uçsam önüme gelen yemek böyle... Nasıl bir mönü mü geliyor? Buharda pişmiş yağsız bir balık parçası, küçük bir haşlanmış patates ve haşlanmış sebzeler. Ufacık bir çoban salata, ufak bir kase meyve salatası...
Yanında bol su, sonrasında da şekersiz çay içiyorum. Eskiden normal mönüyle şiş şiş inerdim uçaklardan, “Ne diye yedim” diye de sinirlenirdim kendi kendime. Şimdi bu kalorisi azaltılmış, yağsız yemeğimle çok mutluyum. “Çok uçuyorum ve gezilerden kilo almadan dönmek istiyorum” diyorsanız şiddetle öneriyorum. Çünkü zaten gittiğimiz ülkelerde “Falanca restoran yeni açılmış bir deneyelim”i hep yapıyoruz. Haliyle normalden fazla yiyoruz. Yolculuk sırasınca yemeye dikkat edelim bari. Türk Hava Yolları muhteşem bir servis sunuyor. Eğer uçaklardaki Skylife dergisinin arka sayfalarına bakacak olursanız ne kadar çok mönü seçeneği olduğu görüp şaşıracaksınız.

* Bir öneri: İç hat seferlerinde özel yemek servisi yok. Sandviç veriyorlar. Hiç almıyorum ve hep aç kalıyorum. Beyaz ekmek yemek hoşuma gitmiyor çünkü. Ve sandviçleri de çok iri, kilo aldırtacak cinsten. Bence kilosuna dikkat etmek isteyenler için diyet bisküvi, light peynir veya yoğurt da dağıtmalılar.
* Özel yemek isteğinizi uçuş rezervasyonu sırasında veya uçuştan en az 24 saat öncesinde yapmalısınız.
Diabetik Yemek, Glutensiz Yemek, Hint Yemeği, Kosher Yemeği, Az Tuzlu Yemek, Çiğ Sebze Meyve Yemeği, Deniz Ürünleri Yemeği, Vejetaryen yemek ve daha birçok seçenek var listelerinde. Özel Kutlama Pastası bile isteyebiliyorsunuz. Tebrikler THY!

Aşırı sıcak günler yaşıyoruz dikkat!

Bebekler ve çocuklar susuzluğa karşı çok daha fazla duyarlı!

Yeni doğan bebeğin yüzde 70’inden fazlası sudan oluşur. Bir bebeğin su ihtiyacı bir erişkinin su ihtiyacının tam 3 katıdır. Bebek büyüdükçe bu oran azalır, 1 yaşını bitirdiğinde erişkindeki düzeye iner. Bebeklerde sıvı değişimi erişikinlerden 7 kat fazla. Metabolizma hızları ise kilolarına göre 2 kat hızlı. Bebeklerin böbrekleri tam gelişmemiştir, bu yüzden katı maddeleri dışarı atma yetileri sınırlıdır. Sağlıklı bebeklerde nefronların (böbrek hücresi) gelişimi
1 aylık oluncaya kadar tamamlanmamıştır...


5 aylık oluncaya kadar da böbrek gelişimi sürer. Ayrıca bebeklerde idrara çıkmayı önleyici hormon sınırlı salgılanır. Bu yüzden bir bebek idrarı yoğun hale getirmekte zorluk çeker, vücudunda su tutmakta zorlanır. Bebekler sıvı ve elektrolit değişimlerine çok daha fazla duyarlıdır.
Bu yüzden bebeklerde dehidrasyon belirtilerini, işaretlerini bilmek, ne yapacağını bilmek anne-babalar veya bakıcılar için çok önemlidir. Bebek ve yeni doğanlarda kusma ve ishal susuz kalmanın en önemli nedenlerindendir.
3 aydan küçük bebekler normalde her 6 saatte bir altını ıslatmalı, altını değiştirmeniz gerekmeli. 3 aydan büyüklerse günde en az 3 kez altını ıslatmalı. Anne sütüyle beslenen veya doğru formülle beslenen sağlıklı bebeklerde hidrasyonla ilgili sorunlara rastlanmaz.
Sorun ancak hava sıcaklığı aşırı arttığında, ateşe bağlı sıvı kaybında, kusma ve ishal varsa, toz formüller yeterince sulandırılmadığında veya alınan sıvı miktarı azaldığında ortaya çıkar.
0-6 ay arası sağlıklı bir bebekte günlük önerilen sıvı miktarı 0.7 litre.
Bu aylarda bir bebeğin aldığı süt miktarı da ortalama 0.78 litredir. Sadece anne sütü verildiğini varsayalım; anne sütü yüzde 87 sudan oluşur.
O zaman bebek günde 0.680 litre su alıyor demektir.
7-12 aylık bebeklerde günlük önerilen su miktarı 0.8 litreye çıkar.
İlk yılın 2’nci yarısında bunun 600 ml’sinin sütten, 200 ml’sinin de diğer içecekler ve yiyeceklerden alındığı varsayılır.

Bebeğin susuz kaldığını şu belirtilerden anlarsınız

* Gözyaşı olmaması
* Kuru cilt-ağız ve dil
* İçeri çökmüş gözler
* Grileşmiş cilt
* Bebeklerde kafalarının ön bölümündeki yumuşak bölümünün (bıngıldak)içeri çökmesi
* İdrarın azalması

Çocuklar ve su ihtiyacı

1’inci yılın ardından su dengesi değişmeye başlar. Çocukluk ve ergenlik döneminde vücut su oranı yavaş yavaş azalır. 9 yaşına kadar çocuğun kız ya da erkek olması su ihtiyacında değişiklik yaratmaz. Bu yaştan sonra değişim başlar.

* Çocukların erişkinlere göre vücut su yüzdeleri daha fazladır.
* Ayrıca çocuklar erişkinlere göre sıcağa daha duyarlıdır. Özellikle de fiziksel aktivite arttığında ve hava sıcaksa...
* Çocuklarda erişkinlere göre terleme daha azdır. Ergenlik öncesindeki çocuklar daha az terler.
* Sıcak havada egzersiz yapan çocuklarda yapılan deneylerde çocuklarda dehidrasyon geliştiği, vücut ısılarının daha hızlı yükseldiği saptanmıştır.
Çocuklarda yeterli su alımı çok ama çok önemlidir.
* Çocuklarda kaybedilen sıvıyı yerine koymalı, sıcakta egzersiz yapan çocuklara özellikle dikkat edilmeli. Doğal mineralli su içmeleri teşvik edilmeli ve izlenmeliler.

DİĞER YENİ YAZILAR