Diş hekimine sorulamayan sorular

Altı ayda bir gerçekten diş hekimine gitmek gerekiyor mu?

Eskiden bir hocamız bunun diş hekimleri para kazansın diye üretilmiş olduğunu söylerdi ama bazen hastalara 4 ay, bazen senede bir gelmesi de önerilebiliyor. Diş taşı temizliğinden altı ay sonra tekrar aynı şey oluştuğu için diş eti kanamasına sebep oluyor. Hatta babam hep "Vücutta adet dışında hiçbir kanama normal değildir" der. Diş etleriniz kanıyorsa sorun vardır ve mutlaka doktora gitmeniz lazım.

Fırçalama, diş ipi, macun ve gargaranın önemi nedir?

Temizliğin yüzde 95'ini fırça yapıyor. Diş ipi de en az fırçalamak kadar önemli çünkü fırçanın ulaşamadığı yerleri ipten başka bir şey temizleyemez. Sabah kalkınca dişleri fırçalamak kendini kandırmaktır, esas fırçalama gece yatmadan önce olandır. Çünkü ağızdaki bakteriler gece hareketsiz kalan ağızda daha fazla aktifleşir.

Dişleri fırçalamak çürümeyi kesinlikle engelliyor mu?

Engelleyen faktörlerden biri dersek daha doğru çünkü tamamen engellemiyor. İşin için 30-40 tane genetikten tutun da çocukluk dönemindeki beslenme şekli, tükürük yapısı ve nasıl beslendiğiniz çürüklerde daha etkili oluyor. Sadece diş fırçalamak dişin ömrünü uzatmaz.

Sakız çiğnemek diş sağlığı için faydalı mı, zararlı mı?

Şekerli ve çok sık sakız çiğnemek dişler için ciddi bir problem. Çünkü çiğnerken besinleri dişin içine gömüyorsunuz, hem de ağızda bulunan protez ve dolguları yapışkan ve çekme kuvvetiyle dışarı çıkarabilirsiniz. Çene eklemleri için de iyi değil. Çünkü çeneye hareketler yaptırıyorsunuz. Bu ağızından sakız düşürmeyenler için sıkıntı.

Diş hekimlerinin botoks yapmaya başlamasına ne diyorsunuz?

Tıpta sınırlar çok yuvarlak. İnsanlar hep sınırlarını zorluyor. Diş hekiminin botoks yapması bana göre bir şey değil. Çünkü diş hekiminin sadece ağız içinde çalışması lazım. Ama zamanla o ağzın içi, ağız kenarları oldu, oradan biraz daha yukarı çıktı derken şimdi yapanlar var. Ama ben o topa girmeyi tercih etmiyorum.

Süt dişi nasıl tedavi edilir?

Çocuklarda süt dişlerine fazla ilgi gösterilmiyor. Süt dişleri düştüğünde sorun olmayacak dişler değil. Çocukların çok ciddi ağız bakımına sahip olması lazım. Çürükleri olduğunda tedavisi yapılmalı. Ama çekim yapılmamalı. Çünkü çekim bir tedavi değil. Olabildiğince süt dişleri düşene kadar çocuğun ağızında tutmak lazım. Özellikle altı yaş önemli. İlk kalıcı dişler bu yaşta çıkar. Çocuklar için koruyucu bir tedavi var fissür örtücü deniyor. Herkesin çocuklarını götürüp çürük olmasın diye dişlerinin üzerine bu yöntemle örttürmesi lazım.

PROTEZ KULLANAN YEDİĞİNDEN TAT ALMIYOR

Diş hakkında bilmemiz gereken acımasız gerçekler ne?

İmplant kanser yapar diye şehir efsaneleri var. Ama kanser yapmaz. Bize göre iki tip hasta var, biri şikayeti olan ve ağrıyla gelip, çözüm isteyen, diğeri ise estetik olarak bir şeyler yaptırmak isteyenler... Şikayeti olanların işi daha kolay. Sorun hemen çözülebiliyor. Ama işin içinde estetik olduğunda süreç uzuyor, hasta için de zorlu olabiliyor. Herkes dişi ölü sanır ama canlı bir doku. Protez kullanan hastalar yediklerinden tat almıyor. Tıbbi olarak tat almasını önleyecek bir şey yok ama çiğnediği şeyi hissetmiyorlar.Hastalar bu yüzden protez yerine implant veya sabit bir şey olmasını tercih ediyor. Türkiye'de diş çektirmenin bir tedavi olduğu sanılıyor. Oysa değil.

AVRUPA’DA 75 BİN EURO'YA İMPLANT YAPTIRAN VAR!

Hastaların soramadıkları neler var?

Çok kişi ağız kokusuyla ilgili şeyleri soramıyor. Çoğu kişi ağzının koktuğunun farkında değil. Bir de sorulamayan para mevzusu var tabii.

Diş tedavisi fiyatlar yüksek değil mi? 50 bin liraya implant yapan var...

Diş hekimliği dünyanın her yerinde çok pahalıdır. Ama Türkiye'de çok ucuz. Mesela implant burada ucuz yapılıyor. Almanya'da bulunduğum dönemde bir hastaya 75 bin euro fiyat çıkarıldığını gördüm. Diş tedavisinde masraflar bu kadar yüksekken dünyada hiçbir yerde diş hekimliğinin sigortası yoktur. Sadece Amerika'da var. Dişçilik kazançlı bir iş gibi görünebilir ama aynı zamanda dünyanın en zor meslekleri arasında birinci seçildi.