Bu bizim ayıbımız!
İspanya ve İtalya, Türkiye’den aldıkları zeytinyağlarını şişeledikten sonra kendi markasıyla ABD ve Uzak Doğu gibi birçok ülkeye satıyor.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin verdiği bilgilere göre, 1 Kasım 2016’da başlayan zeytinyağı ihracat sezonunun 31 Ağustos itibarıyla geride kalan 10 ayındaki dış satımı, geçen döneme göre yüzde 339 artışla 39 bin 449 tona çıktı. Zeytinyağı ihracatı, aynı dönemler içinde de değer olarak yüzde 266 artarak, 152 milyon 564 bin tona ulaştı.
Alıcılar arasında dünyada sektörün öncüsü olan İspanya önde geldi. Yurt dışına gönderilen Türk zeytinyağının yüzde 37’sine denk gelen 14 bin 831 tonunu sadece İspanya aldı ve karşılığında
54.7 milyon dolar ödedi. Bu ülkeyi, 10 bin 50 ton ve 38.8 milyon dolarla ABD, 3 bin 593 ton ve 12.9 milyon dolarla da sektörün diğer öncülerinden olan İtalya izledi. İspanya ve İtalya’ya dış satım, geçen döneme göre 35’er katına ulaşırken, ABD’ye ihracat yüzde 597 arttı.
Birlik Başkanı Davut Er, yeni pazarlara açılmaları gerektiğini dile getirerek, “Şu anda bizim Singapur’dan Endonezya’ya, Arjantin’den Brezilya’ya kadar bütün potansiyel alıcı ülkelere zeytinyağı satma şansımız var” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
1.3 euro gümrük vergisi
“Avrupa ülkeleri bizden kendi iç pazarlarında satmak üzere zeytinyağı alamazlar. Çünkü kesin ithalatta litre başına 1.3 euro gümrük vergisi var. Bu yüzden DİR (Dahilde İşleme Rejimi) kapsamında alıyorlar. İspanya, DİR kapsamında, Türkiye’den zeytinyağı ithal ediyor. Şişeledikten sonra Amerika’ya, Uzak Doğu’ya ve diğer pazarlara Türk yağını, üzerine ‘Bottled in Spain’ (İspanya’da şişelendi) damgası vurduktan sonra kendi markasıyla satıyor. İtalya da aynı şekilde yapıyor. Katma değer yaratıyorlar, ambalajladıktan sonra kendi markaları ile satıyorlar.” Er, Türk zeytinyağının da AB’ye zeytin gibi gümrüksüz girmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Türk yağı dünyanın her tarafındaki mevcut pazarlara satılıyor” dedi.