Gazete Vatan Logo

Metroseksüellik iyi bir şey ise kursuna gider, biz de oluruz..

Bu güzellikler alemine "metroseksüellik kavramını" sokanların da bir bildiği vardır elbet.. Öyle olmasa Ertuğrul Özkök oturup metroseksüellik üzerine şarkı sözü kıvamında akıcı bir yazı yazmazdı.. Lakin bir tek biz olayı söktüremedik.. O yüzden ihtiyatlıyız.. Gerginiz.. Durduk yerde dingildiyoruz.. İyi bir şeyse biz de gidip kaydımızı yaptırırız.. Hayırlısı neyse o olsun..

Eskiler "Tarlanın taşlısı, kızın uzun saçlısı, yiğidin öküz başlısı.." demişler.. Yüzyıllardan beri denene denene pekişmiş bu öğreti, benim her kromozomuma gergefle işlenmiştir..

O yüzden genlerimde kıl kadar sapma olmaz..

Arada bir "Yiğidin öküz başlısı.." tarifi üzerine düşünürüm.. Ne mânâya geldiğini merak ederim.. Sonunda "bir bildikleri var ki.." noktasına geldiğimden elimi "adam sen de.." diye sallarım, olur biter..

Lakin bu "metroseksüellik" meselesinde aynı adamsendeciliği gösteremeyeceğim..

Ben Dubai ve Maldiv Adaları'ndaki "tetkik ve inceleme" gezimi sürdürürken atılmış bu iftira..

"İstanbul Com" namıyla maruf internet sitesi tutmuş "Türkiye'nin en metroseksüel erkeği kim?" diye bir anket yapmış.. O siteye dadananların oyları ile adımız ilk ona geçirilmiş..

Top ten liste bu..
Birinciliği Tarkan'a vermişler.. Yüzde 37 oy almış, normaldir.. İkinci sırada İlhan Mansız var.. Onun oyu da yüzde 13.. Bu da bana normal geldi.. Çünkü oğlan kendine şekil bulacağım diye kafayı sıyırma noktalarında..

Üstelik rekabet ettiği de Ahmet Dursun, Mahsun Kırmızıgül filan değil.. Doğrudan David Beckham'a bulaşıyor..

Beckham saçını at kuyruğu mu yaptı, İlhan Mansız kuaföre daldığında "Yandan çift örgü isterim.. Belki kurdele bağlarım.." diye tuturuyor.. Yine de yüzde 13'te kalması garip..

Ahalimiz belli ki "De get oğlum.. Senden metroseksüel olmaz.." deyip Tarkan'a yönlenmiş..

Üçüncü sırada Cem Yılmaz var.. Yüzde 11 oy almış.. Dördüncü sırada da ben.. Yüzde 10.. Milletvekili seçimi olsa sandıktan kıl payı çıkıyormuşuz..

Listenin gerisi ise şöyle:

Özcan Deniz yüzde 9, Kenan İmirzalıoğlu yüzde 8, Beyaz yüzde 5, Okan Bayülgen yüzde 4, Tamer Karadağlı yüzde 2, Yılmaz Erdoğan yüzde 1.. (Bu sonuncu isim listeye nasıl karışmış, bilmiyorum..)

Maldiv'den döndüğüm gün öğrendim durumu.. Pasaporttan geçmişim, "bell.." dedikleri bantın başında bavulu bekliyorum.. Zaten Emirateş uçağının "fenni tavuk kümesi" düzenindeki ekonomi servisinde uçmuşum.. Sağımdaki solumdaki ile kümes hayvanı istifinde geldiğimden vücudumun her organı ayrı ayrı ağrıyor..

Bir de bavulumu parçalamışlar..

Maldiv'e indiğimde (Benim bavul ki değirmen faresi gibi heybetli, gergedan derisi gibi mukavemetli bir nesnedir) bavulu iki parça halinde teslim almıştım..

Oralarda bavul bulamadığımızdan Kanuhura Adası'nda oturup bizim bavula ortopedik müdahale yaptık.. Banttı, ipti, derken kapanacak kıvama getirip yola öyle çıktık..

Gerginliğim o yüzden.. Bell'in ağzına bakıyorum.. Benim bavul tek parça mı gelecek, yoksa içindekileri parça parça mı gönderecekler, diye..

(Bittin sen Emirateş bittin.. Bu bavul meselesini ikide bir kafana kakmazsam ne olayım.. Yirmi yıllık bavulumun kanını oralarda bırakmam..)

Rapor elimde..
Bizim havaalanı muhabiri işte bu malûm listeyi o zaman elime tutuşturdu.. Oğlan ya keyifsizliğimden etkilenip konuşacak mevzu açmak istedi veya "Bunun başının kelliği yetmez, üzerine bir de çıban çıkarmalı.." dedi..

Listede adımı görünce ciğerime ateş düştü ama belli etmedim..

Ben belli etmedim ama okur milleti benim gibi düşünmemiş..

Nitekim okurlarımdan biri "Selahattin Bey.. Adınızı metroseksüel listesine yazmışlar.. Gazetede okuduk, çok şaşırdık.. Bu nasıl iştir?" diye bombamızı patlattı.. Hem de bağıra bağıra..

Tövbe estafurullah.. Slogan atsaydın bari mübarek adam.. Bunu duyan yolcuların, özellikle hanım yolcuların da gözü üzerimize dikildi.. Ne diyeceğimizi bilemedik tabii..

"Savunma sırıtması.." dediğimiz "Boş bakışla, yüzün yavşaması halini.." birleştiren tekniği kullanarak, kendimizi dışarıya zor attık..

Ertesi gün Mudo telefonla arayıp da "Ertuğrul'u okudun mu?" diye sorunca olayın vahametini anladım..

Okudun mu diye sorduğu Ertuğrul Özkök.. Hüriyet'in paşası.. Hani bu metroseksüellik olayını yiğit kısmının başına saran gazetenin.. Mudo "Seni yazmış.." dedi.. Gerisini dinlemedim zaten..

Ertuğrul Özkök kardeşim yazsın, alınmam.. Hürriyet'in Pazar tirajı ne ki? Bilemedin iki milyon okurun haberi olur.. Ancak bir laf Mudo'nun diline düştü mü haber uluslararası boyut kazanır..

Mübarek arkadaşım "İki ayaklı fukara gazetesi" gibidir..

Ver ağzına haberi.. Herhangi bir baskı tekniğini uygulamadan iki günde yüz binlere ulaştırsın.. New York'taki Türkler de duysun.. Güney Afrika'ya tatile gidenler de.. Birleşmiş Milletler oturumunda gündemi bırakırlar, o haberi konuşurlar..

Özkök'ün yazısı..
15 Şubat Pazar günü yayınlanmış ve mealen şöyle..

"Ben metroseksüel değilim.. Bana metroseksüel diyenler iftira atıyor.. Ayrıca metroseksüellik meselesi ile çizilmiş kestane arasında bağ kurmak bilime aykırıdır.. Ben manikür, pedikür yaptırmam.. Yüzük dahil hiç takı taşımam, hanımın rujunu da hiç sürmedim.."

Tabii bu lafları dolandırırken araya bir virgül sokuşturup işin ucunu bize dayamış..

"Selahattin Duman'ı da Türkiye'nin en motroseksüel on erkeğinden biri seçmişler.. Hem de aday gösterilmediği halde halkın oylarıyla.. O metroseksüelse ben de metroseksüelim.."

Aziz kardeşim.. Metroseksüel değilsen, değilsin.. Bizi ne diye konuya balta yapıyorsun? Sana okurun "Selahattin Duman'ın durumu nedir?" diye sordu mu ki bizi şahit gösteriyorsun?

Ayrıca "Kürt ifade verirken şahit istemez.." diye bir laf vardır, nitekim yazısında bu lafın tam hakkını vermiş..

Metroseksüel olmadığını anlatıyor ya! İşte, takı takmaz, deodorant bile kullanmazmış.. Yalnız her tarafını bol bol pudralarmış.. Banyodan çıktığında arkasında pudradan ayak izleri bırakırmış..

Bak bak bak! "Pudradan ayak izleri.." Sadece bu ifade adamı metroseksüellikten yakar..

İtiraf et kurtul..
Bakın bakalım namı türkülere geçmiş, bastığı yerden ses getiren yiğit kişilere.. Çakırcalı Mehmet Efe'ye, Atçalı Kel Mehmet Efe'ye, Jeronimo'ya. Seymen Ağa'ya, Fatih Ürek'e.. Burakbey'e..

(Sonuncuyu aklımıza isim gelmediğinden kadroya dahil ettik..) Hangisi bastığı yerde pudralı ayak izi bırakmış, bana söyleyin..

Gerisini bana anlatamazlar..

Efendim "On metroseksüel Türk büyüğü arasında Selahattin Duman da var.. Benim referansım Selahattin Duman'dır.. Onun girdiği her listeye gözü kapalı girerim.." lafları bu pudradan ayak izlerini örtmez..

Benim o listeye girmeme gelince..

Benim okurum hassastır, duygusaldır, ölümüne bağlıdır.. O anketi görünce besbelli "Selahattin Duman da bunun içinde olmalı.. Namı bu ankette de yürümeli.." deyip, sadakatle oy verdi.. Başımıza istemeden bunlar geldi..

O yüzden son sözüm onlara..

Sevgili okurlarım.. Siz siz olun, bilmediğiniz mevzulara maydanoz olmayın.. "Bilmediğin aş ya karın ağrıtır ya baş.." demişler.. Metroseksüellik meselesi de böyle.. Henüz nedir, bilinmiyor..

Belki de iyi bir şeydir.. Ama bekleyip görmek lazım..

İyi bir şeyse merak etmeyin herkesten önce kursuna gider, en iyi metroseksüel ben olurum.. O zaman size "Metroseksüel oldum, memleket için hayırlı olsun.." diye haber veririm..

Adalete güvenimiz tam..

Haberin Devamı