Prens, Kaşıkçı’yı getirin emri vermiş

Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdiği 2 Ekim’den sonra bir daha haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı’yla ilgili, yazarlık yaptığı Washington Post gazetesi yeni bir iddia ortaya attı.

Gazete, Suudi Arabistan’ın Kaşıkçı’yı yakalamak için yaptığı planın ABD istihbaratının dinlemelerine takıldığını yazmıştı. Gazete dün yine istihbarat yetkililerine dayandırdığı bir haber yayımladı. Habere göre Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Kaşıkçı’nın ABD’nin Virginia eyaletinden ülkeye dönmesinin sağlanmasını ve ardından tutuklanmasını emretti. Bu plan ABD istihbaratının dinlemelerine takıldı. Kaşıkçı’nın bazı arkadaşları da son 4 aydır Prens Muhammed’e yakın Suudi yetkililerin Kaşıkçı’yı arayıp, S. Arabistan’a dönmesi durumunda kendisine koruma hatta yüksek mertebeli devlet işleri teklif ettiğini söyledi.

Güvenemem demiş

Arkadaşları, Kaşıkçı’nın bu tekliflere şüpheyle baktığını ve bir arkadaşına Suudi hükümetinin kendisine zarar vermemek konusunda verdiği sözleri asla tutmayacağını söylediğini aktardı. Arap kökenli Amerikan bir siyasi aktivist olan Halid Saffuri, Cemal Kaşıkçı’nın mayıs ayında bu konuda yaptığı bir görüşmenin ardından kendisine, “Şaka mı yapıyorsun, onlara en ufak bir güvenim bile olamaz” dediğini kaydetti.

HATİCE’YE DAVET

ABD Başkanı Trump, Eşi Melania ile birlikte Kaşıkçı’nın evlenmeyi planladığı kız arkadaşı Hatice Cengiz’i Beyaz Saray’a davet edeceklerini söyledi.

TRUMP: SORUŞTURMAYA DAHİL OLDUK

22 Amerikalı senatör ABD Başkanı Trump’a gönderdikleri mektupta, Cemal Kaşıkçı ile ilgili Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası kapsamında resmi soruşturma başlatmasını ve sorumlulara yaptırım uygulamasını talep etti. Yasa kapsamında Trump’ın yaptırım konusunda karar vermek için 120 günü bulunuyor. Magnitsky Yasası, Senato Dış İlişkiler Komitesi’nden talep gelmesi durumunda ABD Başkanının “ifade özgürlüğü hakkını kullanan bir kişiye yönelik yargısız infaz, işkence ve diğer ağır insan hakları ihlalleri” şüphesinin bulunduğu durumlarda devreye sokuluyor. Mektupta imzaları olan Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Senatör Bob Corker ve komitenin kıdemli üyesi Senatör Bob Menendez’in yasa kapsamında Beyaz Saray’ı yaptırıma zorlama hakkı bulunuyor. Trump dün yaptığı açıklamada,“Kaşıkçı konusunda ne olduğunu öğrenmek zorundayım. Suudi gazetecinin kaybolmasını yakından takip ediyoruz. Biz de soruşturmaya dahil olduk” dedi.

CIA’İN UYARMA ZORUNLULUĞU VAR

S. Arabistan yönetiminin Kaşıkçı’yı tutuklamaya yönelik önceden yaptığı planlara dair ABD’nin elde ettiği istihbaratlar, Trump yönetiminin Cemal Kaşıkçı’yı tehlikede olduğu konusunda uyarıp uyarmadığına dair soru işaretlerini doğurdu. ABD’de 2015’te imzalanan bir yönergeye göre, istihbarat ajanslarının kaçırılma, ciddi bir şekilde yaralanma ya da öldürülme tehlikesi bulunan kişileri uyarma yükümlülüğü var. Söz konusu kişinin ABD vatandaşı olması şartı bulunmuyor. Adının açıklanmasını istemeyen eski bir ABD istihbaratı yetkilisi, “Kaşıkçı’nın yakalanması, tutuklanması olarak yorumlanmış ve bu nedenle uyarı zorunluluğu doğmamış olabilir ama söz konusu dinlemelerde şiddet içeren eylemler planlanmışsa evet, Kaşıkçı uyarılmalıydı” değerlendirmesinde bulundu. Uyarı sürecinden sorumlu olan Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi ise herhangi bir yorum yapmadı.

İLAÇ VERDİLER AMA AŞIRI DOZ OLDU

MIddle East Eye (MEE) sitesinde David Hearst’ın soruşturmaya yakın bazı kaynaklara dayandırdığı haberine göre Kaşıkçı 2 kişi tarafından öldürülüp vücudu parçalara ayrılmadan önce başkonsolosun odasından sürüklenerek çıkarıldı. Bu kaynaklardan biri olan Türk bir yetkili, “Kaşıkçı’nın ne zaman öldürüldüğünü biliyoruz, hangi odada öldürüldüğünü ve cesedinin parçalanmak üzere hangi odaya götürüldüğünü de biliyoruz. Adli tıp ekibi binaya girmelerine izin verilirse- nereye bakacaklarını çok iyi biliyor” dedi.

Habere göre, saat 13.14’te konsolosluğa giren Kaşıkçı’yı bir yetkili karşıladı. Kaşıkçı, başkonsolosun odasına götürüldü. Bundan kısa süre sonra 2 kişi odaya girdi, Kaşıkçı’yı oradan sürükleyerek çıkardı ve öldürmek üzere başka bir odaya götürdü. Kaşıkçı’nın cansız bedeni üçüncü bir odada parçalara ayrıldı.

Kayıtları götürdüler

Suudi bir kaynağın Reuters ajansına verdiği demece göre, konsolosluğun içinde Kaşıkçı’ya ilaç vermeye çalışıldı, bu girişim aşırı dozla sonuçlandı. Bir kaynak da Suudilerin binadan ayrılırken güvenlik kameralarının bulunduğu odadan tüm sabit diskleri yanlarında götürdüğü bilgisini paylaştı. Bu arada diğer bir Türk kaynak, başkonsolosun 3 gündür evinden ayrılmadığını ve tüm randevularını iptal ettiğini söyledi. Kaynağa göre Türk polisi, konutunu ve konsolosluğa kayıtlı tüm araçları incelemek için güvenli bir yere götürmek istiyor, ancak Suudiler buna izin vermiyor.

Yine kaynağın aktardığına göre, saat 13.00’de Kaşıkçı’ya randevu verildiği gün, öğle yemeğinde olan konsolosluktaki Türk çalışanlara ‘üst düzey bir diplomatik toplantı’dan ötürü yemekten dönmemeleri ve tüm öğleden sonra izin yapmaları bildirildi.

TÜRKİYE İLE SUUDİLER ORTAK ÇALIŞMA GURUBU KURACAK

CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye ve Suudi Arabistan’ın gazeteci Cemal Kaşıkçı hadisesinin aydınlatılması için ortak çalışma grubu kurulmasını kararlaştırdığını bildirdi. Kalın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şunları kaydetti: “Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki iş birliği çerçevesinde ve Suudi Arabistan’ın teklifi üzerine, Suudlu gazeteci Cemal Kaşıkçı hadisesinin bütün yönleriyle aydınlatılması amacıyla ortak çalışma grubu kurulması kararlaştırılmıştır.”

TRUMP, SUUDİLERE SİLAH SATIŞININ KESİLMESİNE KARŞI

ABD Başkanı Donald Trump, kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı bulunana kadar “Suudi Arabistan’a askeri yardımların kesilmesi” çağrılarına “Böyle bir adım bizi yaralar.” ifadeleriyle karşılık verdi. ABD’de bazı senatörlerin Kaşıkçı’nın başına ne geldiği belli olana kadar Suudi Arabistan’a askeri yardımların kesilmesi yönündeki çağrılarının kendisine sorulması üzerine Trump, “Böyle bir adım bizi yaralar” diye konuştu. Kaşıkçı’nın ABD vatandaşı olmadığına ve ABD’de vizeyle bulunduğuna dikkati çeken Trump, Kaşıkçı hakkındaki gelişmeleri “Hiç hoşumuza gitmiyor hiç” dedi.

Soruşturma açılsın talebi

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi, Trump’tan, Kaşıkçı’yla ilgili “Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası” kapsamında soruşturma açılmasını istemişti