F.BAHÇE ilk dakikadan itibaren klasik oyununu oynamaya başladı. Orta alanda rakibini bekledi ve alanına girdiği anda yüksek tempo ile yüksek ritim baskı yaptı, kaptığı topları en kısa sürede defans arasına kaçırma çabası vardı.İLK 10 dakikada Advocaat’ın planı harfiyen işledi ancak F.Bahçe’nin gerek Alper’in girdiği pozisyonlardaki kararsızlığı nedeniyle Lens’i, gerekse de G.Saray’ın 7’deki tek atağının başlangıcında Roman’ın hatasıyla Mehmet Topal’ı çok arayacağını anladık.İLK 10 dakikadan sonra G.Saray presi kırmak için pasın hızını artırdı ve beklerini oyuna çıkarmaya başladı. F.Bahçe’nin kanatları, bekleri kovalamak zorunda kaldı ve bu durum F.Bahçe’nin atak yapmasını biraz engelledi.30’DAN itibaren F.Bahçe’nin öndeki iki oyuncusu RvP ve Sow’un yorgunluk göstermesi F.Bahçe’nin direnç duvarında çatlaklara sebep oldu ancak G.Saray bunu Tolga ile De Jong’un uyumsuzluğu ve Wesley Sneijder’in sürekli kendisini sol kanada atıp Bruma’nın da alanını kapatması ile değerlendiremedi.OYUNU sadece kanatlara sıkıştıran F.Bahçe ve sürekli kararsızlık yaşayan bir G.Saray izledik. Ancak Advocaat kenardan sonuca gideceğini iyi biliyordu ve 45’te Alper’in muhteşem pası, Şener’in kaliteli ortası ve RvP’nin süper golü ile ilk yarıyı bitirdi.ADVOCAAT BİLİYORDU2. yarıda Sinan’ın yerine giren Yasin ve Bruma daha çok içeri girerek pas trafiğine yardım edince G.Saray 2. bölgede üstünlüğü aldı. Bu kez Advocaat, Sow’u sağ, RVP’yi merkez hücuma ve Alper’i ortaya çekerek rakibin pas bağlantılarını merkezde kesme yoluna gitti, başarılı da oldu. Buna karşılık çift forvete dönmek isteyen Riekerink, Eren’in sakatlığı ile sarsıldı. Penaltı pozisyonu zaten pozisyon olmayan maçı F.Bahçe adına bitirdi. F.Bahçe tek net pozisyona girip 2-0 kazandı.HAFTA boyunca Luis Nani’nin sözlerine kızdık, söylendik. Ancak oturup biraz düşündüğümüzde kızmak yerine ona kulak mı vermeliyiz acaba demek geliyor içimden.