KAYSERİSPOR maça büyük bir coşku ile başladı. Sahanın her bölgesinde rakibinden daha çok koşan, her ikili mücadeleyi kazanan, rakibine alan ve zaman bırakmadan basan bir Kayseri izledik. Takım savunmasını agresif olarak oynayan, topu kazandığında ise fazlaca oyuncu ile hızlı hücumlara çıkıp gol arayan bir takım Kayserispor...BAŞROLDE takımın liderliğini üstlenmiş olan Biseswar ve ona ayak uyduran Yakubu, Deniz, Lopez ve Furkan ile kazanmak için sahaya çıkmış, özgüvenli, inançlı bir takım. Tüm bunlara karşılık özgüvenden uzak, rakibe direnç gösteremeyen, kazanma azminden yoksun, topa sahip olamayan bir G.Saray sahadaydı.BURAK, Sneijder ve Denayer’in sakatlıklarında Mustafa Denizli’nin zorlanması çok doğal olsa da Olcan’dan, Tarık’tan ve doğru pozisyonda oynatılmayan Chedjou’dan hatta Rodrigez’den medet ummak büyük hataydı. Aslında Kayserispor’a karşı Mustafa Denizli’nin önceliği Chedjou’yu orta sahada oynatarak takım direncini yükseltmekten çok orta sahada topa daha fazla sahip olabilecek, oyunun temposunu ve kontrolünü elinde tutabilecek oyuncuları tercih etmesi çok daha doğru olurdu.İYİCE ZORA SOKTUCHEDJOU’NUN Semih’le stoperde, Hakan Balta’nın sol bek, Sabri’nin sağda oynaması defansı daha güçlü ve dengede tutabilirdi. Asıl olan orta sahada Selçuk’a eşlik edecek isimler Bilal ve Emre olup topa ve oyuna daha fazla hakim olabilirdi ki Yasin de bu üçlüye fazlasıyla destek verirdi.Kesinlikle kazanılması gereken bir maça böyle bir 11 ile çıkmak büyük endişelerin ve korkuların varlığının göstergesiydi...56’DA Podolski sakatlanıp yerini Sinan’a bıraktı. 58’de Rodriguez’in yerine giren Bilal’in orta sahada pas alışverişini düzenlemesi ve attığı müthiş diyagonal pası Sinan’ın gole çevirmesi ile oyun hareketlendi.62’DEN sonra her iki takım da gol adına geniş alanlarda oynadı. Yüksek tempodaki son 20 dakikada öncelikle G.Saray ancak sonrasında Kayseri önemli pozisyonlara girdiler. G.Saray, Denizli ile birlikte oynadığı son 5 maçta 7 puan kaybederek şampiyonluk yarışını iyice zora soktu.