F.BAHÇE her maçta olduğu gibi G.Birliği’ne karşı da daha maçın başından itibaren topa fazlaca sahip olarak oyunun kontrolünü eline aldı. Aslında F.Bahçe’nin genelde oyunun kontrolünü eline almasındaki en önemli sebeplerden biri de rakiplerin F.Bahçe’den fazlaca çekinmeleri ve korkmalarıdır. Bu sebeple de oyunu kendi yarı sahalarında ve kalelerinin önünde kabul etmeleridir.Oyun anlayışını bu şekilde belirleyen rakiplere karşı F.Bahçe’nin baskılı bir oyun oynaması çok normal. Önemli olan bu sıkışık ve dar alanlarda F.Bahçeli oyuncuların becerili olabilmeleri ve gole ulaşmalarıdır.PereIra ve oyuncuların 1. amacı doğru oynamak ve oyun gücünü rakibe kabul ettirmek. Bu şekilde oynadıkça, telaş yapmadan, sakin, sabırlı ama bir o kadar da yüksek konsantrasyonla, coşkulu ve baskılı, önemli pozisyon vermeden, mutlaka gol bulabileceklerini çok iyi biliyorlar.MAÇIN 34. dakikasında F.Bahçe’nin becerili ayaklarından mükemmel bir gol izledik! Gökhan Gönül’ün, Diego’ya ve onun da hareketlenen Markovic’in önüne attığı derin pas sonunda, Markovic’in görerek ve bilerek arka direkte pozisyon alan Fernandao’ya attırdığı gol seyre değerdi.G.BİRLİĞİ ÇOK VASATTIF.BAHÇE’DE Kjaer, Alves ve M.Topal, yüksek performansları, tüm atakları daha başlamadan sonlandırmalarıyla öne çıktılar. Gökhan ve Hasan Ali tüm savunma görevlerini yerine getirirken özellikle Gökhan duruşuyla, özgüveniyle, bilinçli oyunuyla mevkisinin gelmiş geçmiş en önemli oyuncularından olduğunu ortaya koyuyor.NANI ve Markovic bireysel oyundan uzaklaşıp bekler ve orta sahakilerle uyumlu ve kollektif oyunun içinde yer aldıkça takıma büyük katkı sağlıyorlar. Ortaya çıkan bu uyum, Fernandao’nun daha çok pozisyona girmesini de beraberinde getiriyor.G.BİRLİĞİ yenilmeyi kabullenmiş bir şekilde, hiçbir reaksiyon göstermeyen, çok vasat bir maç oynadı. Teknik direktör Vitor Pereira ve oyuncuları emin adımlarla hedefe doğru başarıyla yürüyor.