HER maçta hatırlamak istemediğiniz bölümler vardır. Kiminde başını, kiminde sonunu, kiminde de oyun esnasında yaşadığınız düşüş anlarını hatırlamak istemezsiniz. Ama bir maçın hem başını hem sonunu hatırlamak istemiyorsanız orada sorun olduğu aşikârdır. Anadolu Efes maça ne ev sahibi, ne final four adayı, ne Avrupa’nın en büyük bütçeli takımlarından biri ne de Avrupa’nın en kariyerli antrenörlerinden birinin yönettiği bir takım gibi başladı!LACİVERT-beyazlılar, kâbustan farksız ilk çeyrek sonrası devreye birkaç dakika kala başlayan toparlanma ve Granger’ın damga vurduğu 2. yarı, müthiş diye tabir edilen bir geri dönüşe imza attı.SÜRPRİZ OLMAZBitime 1.5 dakika kala 9 sayı öndeyken soğukkanlı Olympiakos hücümlarına yanıt veremeyen ev sahibi, Heurtel’in kaçırdığı faullerle maçı uzatmaya taşıdı.VE ne yazık ki yine Heurtel elinden kaybedilen topla mağlup oldu. Tek başına sorumlu Heurtel mi? Hayır! Olamaz da. Bütçeleri, yetenekleri, kariyerleri tartışmaya açık olmayan oyunculardan ve başantrenörden oluşan bu takım Euroleague’de oynadığı 5 maçın 3’ünü -hem de favori olarak sahaya çıktığı karşılaşmalarda- kaybediyorsa koyduğu hedeflerin uzağında kalması da sürpriz olmaz.HEYECAN VARDIANADOLU Efes adına geri dün akşam ortaya konan geri dönüş heyecan yaratıp hepimizi yerinden hoplattı evet. Ama sonuca etki etmeyen geri dönüş sizi mağlubiyet sorumluluğundan kurtarmaz!