İlk raund Kaf-Kaf'ın

İKİ Türk takımının Avrupa arenasında karşılaştığı maçlar her daim izlemekten en çok keyif aldığımız maçlar. Dün gece de yine aynı keyfi yaşadık. Yarattığı taraftar atmosferiyle en zorlu deplasmanlar arasında ilk sıralarda olan İzmir ekibi evinde iyi başladığı mücadelede sarı-kırmızılıların top kayıplarını iyi değerlendirerek öne geçmeyi başardı.

KONUK ekip adına McCollum’un üretkenliği dengeyi sağlasa da Karşıyaka son 1 dakikada farkı 5 sayıya çıkardı (20-15). İkinci çeyrek sarı-kırmızılılar adına kabusu aratmayan bir görünümdeydi.

BASKILI Karşıyaka savunmasına karşı 6 dakikada yalnızca 2 sayı üretebilen konuk ekip Jones’un sayılarıyla farkın çift hanelere çıkmasına seyirci kaldı. McCollum’un çabaları dışında üretkenlikten uzak Cimbom 14 denemeye rağmen yalnızca bir 3’lük bulabildiği ilk yarıyı 38-27 geride kapattı.

KÜFÜRLER YAKIŞMADI

3. çeyrek baskıyı azaltan ev sahibinin art arda boş döndüğü hücumları iyi değerlendiren sarı-kırmızılıların 8-0’lık serisiyle 6:33 kala fark tek hanelere indi (41-32). Carter-Kerem ikilisinin sayılarıyla fark yeniden kafkaf lehine 10 sayıya çıksa da çeyrek skorunu Jerrels belirlerdi (51-45).

SON periyoda maç başındaki baskının çok uzağında bir savunmayla başlayan Pınar Karşıyaka, G.Saray şutörlerinden gelen art arda sayılarla yakalanan seriye engel olamadı. Farkın erimesiyle aceleci hücumlara yönelen ev sahibi ekip istediği isabetleri bulamadı ve 3:13 kala Lasme takımını maçın ilk basketinden sonra ilk kez öne geçirdi (57-58).

KARŞILIKLI sayılar ve coachların satrancı aratmayan hamleleriyle geçen son bölümde galibiyeti Wright’in sayıları getirdi ve Karşıyaka rövanş için 67-64’lük skorla 3 sayılık avantaj sağladı. Jerrels ve özellikle Davis’in henüz takıma adapte olamadığı gözlenen maçtaki en tatsız noktaya da değinmeden geçemeyeceğim. En çok altı çizilen konumuz küfür dün gece de sahnedeydi. Çoğu zaman takdir ettiğimiz Karşıyaka taraftarının bir bölümünün Ergin Ataman ve ailesine yönelik küfürlü tezahüratını duymak üzücü ve yakışıksızdı.