2013'te Dünya'da neler oldu?

BAYERN'İN YILI

Avrupa futbolunda bir süredir zirve Barcelona’nın tekelindeydi. Sürekli topa hakim olan bol pasa dayalı oyunu ile Katalan devi herkesi sürklase ederek önceki 5 yılda en iyi takım unvanının sahibiydi.

Ancak 2013 yılında taht el değiştirdi. Son dönemde hızla yükselen Alman futbolunun lokomotif takımı Bayern Münih delici ve hızlı oyunu, çabuk hücumla birleştirerek ‘tiki-taka’nın üstünlüğüne son vererek tartışmasız bir şekilde “en iyi” unvanını aldı.

YENİ BİR DÖNEM

Her zaman bir kupada şampiyon olmak en iyi olduğunuz anlamına gelmez. Nitekim Barcelona geçtiğimiz 5 yılda sürekli İspanya’da veya Şampiyonlar Ligi’nde mutlu sona ulaşamamıştı ama Avrupa’nın en iyisi unvanını hep korudu.
2013’TE ise Bayern’in hem Almanya ama özellikle Devler Ligi’ndeki yürüyüşü bu unvanın kesin olarak el değiştirme töreni oldu.

Bayern, Şampiyonlar Ligi’nde gruptan çıktıktan sonra Avrupa’nın önde gelen futbol ülkelerinin temsilcilerini sırasıyla yenerek ilerledi. Önce İngiliz Arsenal’i ilk maçta 3-1 yenip rövanşta 2-0 yenilerek geçti, ardından 2-0’lık iki galibiyetle İtalyan Juventus’u devirdi. Yarı finalde ise eski kral İspanyol Barcelona’yı 4-0 ve 3-0 mağlup ederken yeni dönemi başladığını da ilan etti. Finalde ise vatandaşı Borussia Dortmund’u 2-1 geçti.
Belki biraz ironik ama devir teslimin ardından takımın başına efsane Barcelona’nın teknik direktörü Guardiola’yı getirerek saltanat değişse de komutan aynı kaldı.

İspanya ezdi geçti

Erkekler hentbolda üst düzey rekabetin çok ezici skorlar yarattığını pek görmüyoruz. Ancak bu sene yapılan dünya şampiyonası’nda evsahibi İspanya finalde Danimarka’yı ezdi geçti. 35-19’la şampiyonluğa uzandı İspanyollar.

Marquez çağı açıldı

Motorsiklet dünyasının artık yeni bir altın çocuğu var. 2010 yılında sadece 17 yaşındayken 125cc kategorisinde dünya şampiyonu olan Marquez sadece 2 yıl sonra Moto2’de şampiyon olmuş ve bu yıl 20 yaşında motorsikletin zirve organizasyonu MotoGP’ye adım atmıştı. Marquez daha ilk sezonunda nasıl özel bir isim olduğunu gösterdi ve son yılların 3 süper yıldızı Valentino Rossi, Jorge Lorenzo ve Dani Pedrosa’nın önünde tarihin en genç şampiyonu oldu.

NBA’de zirve değişmedi

Baketbol dünyasında 2013’de şampiyonlar bis yaptı adeta. NBA’de Miami Heat 2012’den sonra bir kez daha mutlu sona ulaştı ama bu defa yolu çok daha zorluydu. Doğu finalinde Indiana Pacers’ı ancak 4-3 mağlup edebilen Miami, finalde ise San Antonio karşısında şansının da yardımıyla şampiyonluğa uzandı.

NBA tarihinin en çılgın değişimlerine sahne olan 6. maçta 3-2 önde olan Spurs son 28 saniyeye 5 sayı önde girmesine karşın üst üste hatalar yaptı ve Ray Allen’ın üçlüğüyle maçı uzatmaya taşıyan Heat önce 3-3’e son maçta ise şampiyonluğa ulaştı. LeBron James de sezon MVP ödülünün yanına bir kez daha Finaller MVP’si ekledi.

FRANSA’DAN TARİHİ ZAFER

Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda yeni bir takım kupaya uzandı. En büyük hayalini Fransa’yı altın madalyaya taşımak olarak belirten Tony Parker, bu sefer bu dileğine ulaştı. Favori İspanya’yı devirdikten sonra finalde de Litvanya’yı geçen Fransa tarihinde ilk kez zafere ulaştı.

YENİDEN OLYMPIAKOS

Olympiakos, Euroleague’de şampiyonluğu tekrarladı. Ama onların yolu da kolay olmadı. Play-off turunda Anadolu Efes’i 3-2 geçen Yunan ekibi Final Four’da önce geçen yılki finalin rövanşını vermeyerek CSKA’yı, ardından da finalde favori gösterilen Real Madrid’i geçerek kupaya uzandı. LeBron gibi Vasilis Spanoulis de yine MVP ödüllerini ikiledi.

Çin havuza girdi

Ekonomi, siyaset, teknoloji vs gibi her alanda büyüyen ve etkisini çeşitlendiren Çin’in, spor alanında da genişlemesi tüm hızıyla sürüyor. Yıllardır Çin’in çok da etkili olamadığı yüzme sporunda da artık bir dünya devine dönüşmesine tanık oluyoruz.

Bu yıl Dünya Yüzme Şampiyonası’nın yıldızı tartışmasız Sun Yang oldu. Uzun mesafe yüzücüsü Yang sadece 400, 800, 1500 metrede üç altın kazanarak eski yüzme süper yıldızlarının yavaş yavaş çekilmesiyle havuzun yeni kralı oldu.
Barcelona’daki şampiyonanın diğer yıldızı ise 100 ve 200 kelebekte altına uzanan Güney Afrikalı Chad Le Clos oldu.

Mahşerin dört atlısı ikiye indi

2012 sonunda erkek tenis dünyasının gördüğü en görkemli dönemi yaşıyorduk. 4 tane olağanüstü raket dünyanın en iyisi olmak için yarışıyordu. Rafael Nadal, Roger Federer, Novak Djokovic ve Andy Murray. Ancak 2013’te bu dörtlüden 2’si yarıştan ayrıldı.

NADAL’IN DÖNÜŞÜ

Uzun yıllar sonra Wimbledon’ı kazanan ilk Britanyalı olan Murray yeni dönemin yıldızı denirken formsuzluk ve sakatlık onu şampiyonluklardan uzaklaştırdı. Keza gelmiş geçmiş en büyük olarak anılan Federer de 30’unu devirdikten sonra geri adım attı.

Ancak zirvede Nadal-Djokovic rekabeti sürüyor. Diz sakatlığı sonrası yeniden 1 numara olamaz denilen Nadal, müthiş bir geri dönüşle bu sezon 2 Grand Slam kazandı. Fransa Açık’ta aldığı 8. kupa ise bu alanda bir rekor. Sezon sonunda ise Nadal, Djokovic’i tahtından indirmeyi başardı.

Bolt rüzgârı dinmiyor

Atletizm dünyasının zirvesi bu sezon Dünya Şampiyonası ile Moskova’daydı. ABD her zamanki gibi en çok madalyayı kazanan ülke olsa da evsahibi Rusya en çok altını alarak bu branşta son dönemdeki kan kaybını durdurup yeniden yükselişe geçti. Moskova’nın en büyük yıldızı ise bir kez daha Usain Bolt oldu. 100, 200 ve 4x100’de altına ulaşan bir kez daha üç altına uzandı.

Rusya filenin efendisi

Voleybolda bu yıl yapılan Avrupa Şampiyonaları’nda hem erkekler hem de bayanlarda altın madalyanın sahibi Rusya oldu. Erkeklerde İtalya’yı, bayanlarda ise evsahibi Almanya’yı finalde aynı sonuçla, 3-1’lik skorla mağlup eden Rusya, 2013 yılında filenin efendisi olmayı başardı.

Vettel’in pazar gezmeleri

Belki pek sempatik biri olmadığı için, belki de Red Bull’un tartışmasız üstünlüğü nedeniyledir ama nedense spor dünyası Sebatian Vettel’i gelmiş geçmiş en iyiler arasına bir türlü almak istemiyor. Alman pilot ne yaparsa yapsın bu algıyı da kolay kıramayacak gibi.

Ancak Vettel, rekorlarına 2013’de de devam etti. Üst üste 4. kez şampiyon olurken F1’i bir kez daha pazar gezmelerine dönüştürdü. Sezonu son 9 yarışı da kazanarak tamamlarken toplamda da 13 kez ilk sırayı aldı genç pilot. 2. Alonso’ya tam 155 puan fark attı.

DEĞİŞİM ZAMANI

Gelecek yıl F1’de çok köklü değişiklikler yapılacak. Her otomobil neredeyse yeniden tasarlanıyor. Kimbilir Red Bull bu kadar üstün olmazsa belki Vettel’in başarıları daha hak
ettiği övgüleri alabilir.

Sevgililer gününde Pistorius dehşeti

2012 Londra Olimpiyatları’nda ülkesine altın madalya kazandıran Güney Afrikalı atlet Oscar Pistorius’un, 14 Şubat sevgililer gününde kız arkadaşını öldürmesi geçtiğimiz yıl uzun süre konuşuldu. Doğuştan iki ayağı olmayan ve olimpiyatlarda yarışan ilk engelli olarak tarihe geçen Pistorius, sevgilisi Reeva Steenkamp’ı ‘hırsız zannederek’ 4 el ateş etmiş ve 22 Şubat’ta kefaletle serbest bırakılmıştı.