Gazete Vatan Logo

"Aileler kaygılarını çocuklara yansıtmasın"

Yükseköğretime giriş sınavında yapılan değişikliğin ardından uzmanlar aileleri uyarıyor. Öğretim Üyesi Doçent Doktor Asiye Kumru “Bu yarışta en önemli strateji çocukların öğrenmeye motive olması. Aileler kaygılarının esiri olmasın, bunu çocuğa yansıtmasın” diyor.

2018-2019 eğitim öğretim yılında yükseköğretime giriş sınavında değişiklik yapıldı ve adı Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) olarak belirlendi. Sistemde yapılan değişiklik öğrencilerin farklı tepkilerine neden olurken, uzmanlar ise aileleri “Kaygı ya da endişelerinizin esiri olmayın” diyerek uyarıyor.

Öğretim Üyesi Doçent Doktor Asiye Kumru, değişen ihtiyaçların zaman içinde sistem değişikliğini de zorunlu kıldığının altını çizerek, sistem değişikliklerinin doğası gereği belirsizliği beraberinde getireceğini, belirsizliğin ise insanda kaygı ya da endişe yaratacağını söyledi. “Üstelik yapılan değişiklik gençlerin gelecekteki mesleğini ve ne yapacağını etkileyen bir değişiklik ise kaygı katsayısı çok çok daha yüksek olur” diyen Kumru, “Bu yüzden bu konuya çok daha dikkatli ve hassas yaklaşılması gerekir. Sınav sisteminde yapılan değişikliğin iki temel özelliği var. Birincisi yapılan değişikliğin yöntemi diğeri ise içeriğidir. Yöntem açısından değişikiliğin zamanlaması pek çok sorunu beraberinde getirmiştir. Öğrenciler eski sistemde hazırlanırken, hazırlık sürecinin ortasında anlık bir karar ile tüm yarışın koşullarının değişmesi elbette hem aileyi hem genci maddi ve manevi zora sokmuştur, bu tartışılmaz. Fakat unutmamak gereken nokta bu komplikasyon bütün öğrencileri için aynı etkiliyor. Eğer üniversiteye giriş sınav sistemini bir yarış gibi yaşıyorsak bütün adaylar benzer şekilde etkilenecekler. Bu nedenle bu konuda çok fazla endişeye gerek yok.”

Haberin Devamı

“Kaygıyı bulaştırmamak gerekiyor”

Ergenlik döneminde gençler üzerinde akranlarının etkisi yüksekken bu dönemin anne baba desteğine ise en çok ihtiyaç duydukları dönem olarak öne çıktığını ifade eden Doç. Dr. Kumru, anne babanın kaygısının bulaşıcı olduğunu ve onları endişeli/kaygılı görünce çocukların kaygısının da arttığını söyledi.

Ebeveynlere “kaygıyı bulaştırmayın” uyarısında bulunan Kumru, şöyle konuştu: “Türk aileleri elbette eğitime çok önem veriyor ancak şu aşamada sistemi bilmek zor, henüz detayları açıklanmış değil. Anne babanın aşina olması neredeyse imkansız. Bu nedenle kendi deneyimlerinden yola çıkarak çocuklarına verecekleri yönlendirmeleryanlış olabilir. Aileler kaygı ve endişelerinin esiri olmasınlar. Serinkanlı, sakin olmak şart, eğer çocuklarımıza yapıcı bir şekilde destek olmak istiyorsak. Çünkü anne ve babanın kaygısı arttıkça daha fazla kontrolcü olma isteği duyar. Bu da gençlerin baskı algısını ve stres katsayısını artırır. Buna gerek yok. Bu yarışta çocuklar öğrenmeye motive olmalı yapabilecekleri en iyi strateji onların öğrenme motivasyonunu desteklemek. Tekrar tekrar sınava girilir, daha hayatın çok başındalar. Yeterki öğrencilerimiz stres ve baskıdan uzak psikolojik sağlığını koruyarak verimli şekilde hazırlanıp sınava girsinler…”

Haberin Devamı